Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1173
Karar No: 2013/9660
Karar Tarihi: 16.4.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/1173 Esas 2013/9660 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/1173 E.  ,  2013/9660 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar, davalıya 10.03.2005 tarihinde vekaletname verdiklerini, davalının da bu vekaletnameye istinaden maliki oldukları imarlı arsayı üçüncü şahsa sattığını, davalının, arsanın satış bedelinden elde ettiği parayı kendilerine vermediğini belirterek, gayrimenkul satış bedeli olan 50.000 TL nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, zamanaşımı sebebiyle davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Dava vekalet hakkını kötüye kullanmadan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup hukuki niteliği bakımından Borçlar Kanununun 392. maddesinde belirtilen vekilin hesap verme yükümlülüğüne dayanmaktadır. BK.nun 392. maddesi, vekilin vekaleti ifa için veya ifa dolayısıyla aldığı şeyleri müvekkile verme borcu ile borç para borcu ise zamanında yerine getirilmemesi yüzünden faiz ödeme borcunu düzenlemiştir. Vekil, müvekkilden veya üçüncü kişilerden aldığı değerler, kendi ücret, masraf ve tazminat alacakları hakkında hesap vermek zorundadır.
    Somut uyuşmazlık itibariyle davacılar kendilerine ait taşınmazın satımı konusunda davalıya vekaletname vermiş, satış bedelinin kendilerine ödenmediğini iddia ederek eldeki davayı açmışlardır. Davalı ise ödemenin davacıların talimatlarına uygun şekilde yapıldığını, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece yapılan inceleme ile satışın yapıldığı 10.03.2005 tarihi itibariyle söz konusu taşınmaz bedelinin 38.220 TL olduğu tespit edilmiş olup, davalının davacılara 10.000 TL elden ödeme yaptığı gözetilerek davanın kısmen kabulüne 28.220 TL"nin 12.03.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Açıklanan ilkeler doğrultusunda davalı vekilin özen borcu gereği taşınmazı rayiç bedelden düşüğe satamayacağı açıktır. Davalı taşınmazı resmi senetle 12.000 TL ye satmış görünmesine rağmen davacılara karşı rayiç bedelden sorumludur. Bu konuda mahkeme ile Dairemiz arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak, davalı 10.000 TL yi davacılara elden ödediğini savunmuşsa da, bu iddiasını geçerli delillerle kanıtlayamamıştır. Ne var ki davalı, delil listesinde "yemin" deliline de dayanmış olduğundan ödeme hususunda davacıya yemin yöneltme hakkı bulunduğu hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece ödeme savunmasının ispat edildiğinden bahisle 10.000 TL nin mahsubuna yönelik karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    Sonuç: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına (BOZULMASINA), 1.257.00 TL kalan harcın davalılardan alınmasına, peşin alınan 420.00 TL temyiz harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi