Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/19902
Karar No: 2013/1168
Karar Tarihi: 21.01.2013

Nitelikli hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/19902 Esas 2013/1168 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz süreci sonucunda, 13. Ceza Dairesi tarafından bozulduğu belirtiliyor. Sanıkların 15-18 yaş aralığında oldukları ve hırsızlık suçu işledikleri kabul edilmiş, ancak kararda bazı eksiklikler bulunmuştur. Bu eksiklikler arasında, kısmi iade nedeniyle Samsun İl Müftülüğü yetkilisinin rızası sorulmadığı, suç tarihinde belirlenemeyen vakitte Samsun İl Müftülüğüne ait binanın giriş katındaki Hac ve Umre bürosunun PVC penceresini zorlayarak içerideki iki takım bilgisayarı çalan sanıkların eylemleri için uygulanan kanun maddesinde hata yapılmış olduğu ve suçu işlediği sırada 18 yaşında olan sanıklar hakkında yanlış bir hüküm verildiği belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak, suçun uzlaşma kapsamında olmaması nedeniyle uygulanan madde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/1-4. maddesi, hangi vakitte suç işlendiği belirlenemeyen bilgisayarların çalınması için uygulanan maddeler TCK'nın 142/1-a-b bentleri ve 18 yaşında küçük sanıkların hükümleri için uygulanan TCK 53/1-4 maddeleridir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2012/19902 E.  ,  2013/1168 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    15-18 yaş grubunda olan sanıklar ... ve ...’in üzerlerine yüklenen hırsızlık suçunu işledikleri 09.05.2008 tarihinde atılı suçun “uzlaşma” kapsamında olmaması nedeniyle, yine 23.03.2010 tarihli oturumda beyanları alınan sanık ...’ın ikrarı, sanık ...’in de tevilli ikrarı karşısında tebliğnamedeki (1 ve 2) nolu bozma isteyen düşünceler benimsenmemiştir.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanıklardan ...’in ihbar üzerine yakalanıp, Samsun İl Müftülüğünden çalınan bilgisayarlardan bir tanesi arama sonucu elde edildikten sonra, sanık ...’ı arayarak diğer bilgisayarın tanık ...’in dükkanına polisin alması için bırakılmasını sağladığının anlaşılması karşısında; kısmi iade nedeniyle Samsun İl Müftülüğü yetkilisinin rızası sorularak, tüm sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    2-Sanıklar ..., ... ve ...’in, suç tarihinde belirlenemeyen vakitte Samsun İl Müftülüğüne ait binanın giriş katındaki Hac ve Umre bürosunun PVC penceresini zorlayıp açarak içerideki iki takım bilgisayarı çaldıklarının anlaşılması karşısında, sanıkların eylemi 5237 sayılı TCK"nın 142/1. maddesinin (a) bendine uyduğu halde, aynı maddenin (b) bendine de yer verilmesi,
    3-Suçu işlediği sırada 18 yaşında küçük olan sanıklar ... ve ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/4. maddesine aykırı olarak 53/1. maddesinin uygulanmasına hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş,sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 21.01.2013 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    TCK"nın 168. maddesi uyarınca, aynen geri verme veya tazminde, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için mağdurun rızasını aramaya gerek yoktur.
    Kısmen geri verme veya tazmin halinde ise; TCK"nın 168. maddesinin 4. fıkrasına uyarınca, mağdurun rızası aranır. Kısmi iade veya tazminde kanunda getirilmiş herhangi bir oran yoktur, mağdur rıza gösterirse yüzde bir geri verme veya tazmin dahi, indirim için yeterli olacaktır.
    Aynen (tamamen) geri verme veya tazminin tamamının mutlaka pişmanlık gösteren fail tarafından yapılması gerekmez. Somut olayımızda olduğu gibi, hırsızlık suçunun konusu olan eşyalardan bir kısmı kolluk tarafından el konulmuş olsa bile kalan eşyanın tamamı sanık (fail) tarafından etkin pişmanlık gösterilerek geri verilmiş ya da iade edilmişse, sanığın mağdurun rızası aranmaksızın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanması gerekir. Zira iade tamdır ve gelinen aşamada kollukça elkonularak elde edilen bilgisayarın mağdura iade imkanı da yoktur.
    TCK"nın 168/4. maddesinde, “Kısmen geri veya tazmin halinde, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için ayrıca mağdurun rızası aranır.” denilmektedir. Somut olayımızda, bir kısmı elkoyma, kalanı ise etkin pişmanlık sonucu olmak üzere tam geri verme söz konusudur. Kanunkoyucunun çalınan eşyası aynen geri verilen veya zararı tamamen giderilen bir mağdurun rızasına bağlı olarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını kabul ettiği düşünülemez. Aksi düşünce, sanık aleyhine genişletici yorum niteliğindedir.
    Bu sebeple kararın 1 numaralı bölümünün, “Sanıklardan ...’in ihbar üzerine yakalanıp, Samsun İl Müftülüğünden çalınan bilgisayarlardan bir tanesi arama sonucu elde edildikten sonra, sanık ...’ı arayarak diğer bilgisayarın tanık ...’in dükkanına polisin alması için bırakılmasını sağladığının anlaşılması karşısında; tüm sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,” şeklinde olması gerekirdi.
    Açıklanan nedenlerle çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi