Esas No: 2021/5405
Karar No: 2022/15426
Karar Tarihi: 22.09.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/5405 Esas 2022/15426 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kredi ile satın aldığı aracın rehin şerhi konulduktan sonra kredi borcunu ödememesi üzerine katılan banka tarafından takibe alındı. İcra takibi neticesinde ele geçirilen aracın teslimi sırasında, aracın muhtelif parçalarının söküldüğü tespit edildi. Mahkeme, sanığın muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşmadığı ancak aracın tesliminde tasarrufta bulunarak alacaklısını zarara uğrattığı gerekçesiyle suçlu bulundu. Ancak, bu durumun 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. maddesinde düzenlenen ‘’Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek’’ suçunu oluşturduğu belirtildi ve davaya bakmanın İcra Mahkemesinin görevi olduğuna karar verilerek hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise; 5237 sayılı TCK'nin 289. maddesi, ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. ve 346. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Katılan Denizbak A.Ş. ile kredi kullanan sanık arasında kredi ile motorlu taşıt aracı alımı sırasında düzenlenen Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden sanığın kredi ile satın ve teslim aldığı taşıt aracının trafik tescil kaydına ‘’rehin şerhi’’ konulduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine katılan banka tarafından rehnin paraya çevrilmesi sureti ile takip başlatıldığı olayda; rehnin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 289.maddesinde belirtilen kamu idaresince konulmuş bir rehin/haciz olmadığı tesliminde, yetkili resmi organ veya görevli tarafından teslim edilmiş “resmen teslim olunan mal" kapsamında kalmadığı, bu nedenle muhafaza görevini kötüye kullanma suçunun oluşmayacağı ancak; katılan tarafından başlatılan icra takibi neticesi ele geçirilen rehinli aracın icra müdürlüğüne teslimi sırasında muhtelif parçalarının söküldüğünün tespit edilmesi üzerine sanığın araç üzerinde teslim amacı dışında tasarrufta bulunduğu iddia olunan eyleminin, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. maddesinde düzenlenen ‘’Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek’’ suçunu oluşturabileceği, bu suçla ilgili davaya bakmanın ve delilleri değerlendirmenin aynı Kanun'un 346. maddesi uyarınca İcra Mahkemesinin görevi kapsamında olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 22.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.