15. Hukuk Dairesi 2020/2401 E. , 2021/1772 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının inşaat yapacağı arsalar üzerinde yer alan molozların taşınması, temel kazısı yapılması, temelin dolgu maddesi ile doldurulması, silindirle sıkıştırılması, dolgu için lazım olan malzemenin temini ve taşınması konusunda götürü usulde anlaştıklarını, üstlendiği işi eksiksiz yerine getirmesine rağmen ödenmeyen 117.469,00 TL bakiye iş bedelinin tahsilini talep etmiş, davalı ise; taraflar arasındaki eser sözleşmesi ilişkisini kabul etmekle birlikte; iş bedeli toplamının götürü usulü ile 80.000,00 TL olduğunu, bunun 30.000,00 TL"sinin davacıya banka aracılığıyla gönderilmek suretiyle ödendiğini, kalan 50.000,00 TL"nin ise davalının davacıdan olan 50.000,00 TL emlak komisyonculuğu ücret alacağından mahsup edildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 17.01.2018 tarihli karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiş. ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 18.02.2019 tarih ve 2018/4085 Esas, 2019/670 Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemekle usulî kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı kararı uyarınca bozmaya uyulmakla bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf için usulî kazanılmış hak oluşturduğundan bozma gereğince inceleme yapılması ve karar verilmesi zorunlu hale gelir. Dairemizin 18.02.2019 tarihli bozma ilamında “... teknik bilirkişiden; iş ve imalâtların, işin yapıldığı 2015 yılı mahalli piyasa rayiçleri ile ayrıca KDV ve yüklenici kârı da eklenmeksizin, bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp, hesaplanacak miktardan ihtilafsız 30.000,00 TL düşüldükten sonra sonucuna uygun karar verilmesi...” gereğine işaret edilmiştir. Mahkemece bozma uyarınca inceleme yapılmamış, bozmadan sonra düzenlenip hükme esas alınan 17.02.2020 tarihli raporda bozma doğrultusunda herhangi bir araştırma veya değerlendirmeye yer verilmemiş, işin yapıldığı 2015 yılı mahalli piyasa rayiçlerine göre inceleme yapılmamış, raporda incelemenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları birim fiyat poz tariflerine göre yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bilirkişilerce yapılan incelemenin bozmaya uygun olup olmadığı denetlenmeksizin rapor doğrultusunda hüküm verilmiştir. Bu haliyle bozma gereğinin yerine getirildiğinin kabulü mümkün değildir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; teknik bilirkişiden 18.02.2019 tarihli Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda inceleme, değerlendirme ve hesaplama yapan, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli rapor almak, bu rapora esaslı ve hukuken geçerli itiraz olduğu taktirde, ek rapor alarak bu itirazları değerlendirmek ve raporun bozmaya uygun düzenlenip düzenlenmediği mahkemece denetlendikten sonra bozmaya uygun yapılacak hesaba göre karar vermekten ibaret olmalıdır. Bu hususlar gözetilmeden, yetersiz bilirkişi raporuna göre eksik inceleme ve değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 19.04.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.