5. Ceza Dairesi 2015/12862 E. , 2019/2102 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇTAN ZARAR GÖREN : Hazine
SUÇ : Zimmet, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, icrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Zimmet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyet, icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan beraat
EK TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Onama
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Görevi kötüye kullanma suçunun mahiyetine göre doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan, bu nedenle hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılan Hazinenin bu suçtan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin hakkındaki zimmet ve kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
İddianame içeriğinde sanığın ... adına sahte sarf senedi düzenlediğinin iddia edildiği; mağdurun, tanık olarak alınan ön inceleme aşamasındaki beyanında suça konu 26/12/2007 günlü sarf senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını ve senede konu parayı almadığını beyan ettiği ancak kovuşturma evresindeki beyanında imzanın kendisine ait olduğunu ve parayı aldığını beyan ederek çelişkiye düştüğü, mağdurun beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesi, giderilememesi halinde hangi ifadeye neden üstünlük tanındığının denetime olanak verecek şekilde kararda tartışılması, diğer yandan aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu nazara alınarak; sanığın ve mağdurun ilgili kurumlardan tatbike medar yazı ve imzaları getirtilip, huzurda da yeteri kadar imza ve yazı örneklerinin alınması ve suça konu belge asıllarının denetime olanak verecek şekilde dosya arasına getirtilmesi, duruşmada incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ile iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığının
.../...
-2-
belirlenmesi, gerekirse bu hususta ve suça konu senette mağdur adına atılı imzanın adı geçen kişinin ya da sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda bir grafoloji uzmanından, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesi Grafoloji Bölümünden veya Kriminal Laboratuvarlarından rapor alınması sonrasında sanığın hukuki durumunun ve suç vasfının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile resmi belgede sahtecilik suçundan yazılı şekilde uygulama yapılması,
Ön inceleme ve soruşturma evresinde teraslama işinden alınan paranın üzerinde olduğunu, köyün hesabına yatıracağını, yakıt faturalarının gerçeği yansıtmadığını, diğer masrafları gider göstermek için kullanıldığını savunan sanığın, kovuşturma evresinde teraslamadan alınan parayı köyün masrafları için harcadığı, yakıt faturalarının gerçek olduğu savunmasında bulunarak, mağdur ..."ın ise ön inceleme aşamasındaki beyanında suça konu 26/12/2007 günlü sarf senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını ve senede konu parayı almadığını beyan ettiği halde kovuşturma evresindeki beyanında imzanın kendisine ait olduğu ve parayı aldığı yönünde beyanda bulunarak çelişkiye düştükleri, tanık ..."ın soruşturma evresindeki beyanında imam evinin sıvası için 400 TL aldığını beyan ettiği halde adına düzenlenen köy sarf senedinde 1.400 TL ödeme yapıldığının kayıt altına alındığı nazara alınarak; söz konusu çelişkilerin giderilmesi, çelişkinin giderilememesi halinde hangi delil ve anlatıma neden üstünlük tanındığının denetime olanak verecek şekilde karar yerinde tartışılması, gerektiğinde mahallinde keşif icrası ile gider belgelerinde geçen iş ya da mal tesliminin gerçekleşip gerçekleşmediğinin, ödemelerin doğru olup olmadığının belirlenmesi, mağdur ..."a yönelik sahtecilik suçundan kriminal rapor aldırılması sonrasında, sanığın görev yaptığı döneme ilişkin köy muhtarlığına ait tüm defterler, harcama belgeleri ve diğer belgelerle birlikte dosyanın tüm ekleriyle önceki bilirkişiler dışında Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşturulacak bilirkişi kuruluna tevdi ile köyün tüm gelir ve giderlerinin karşılaştırılarak sanığın zimmetinde kalan para bulunup bulunmadığına ilişkin ayrıntılı rapor alınmasından sonra sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak zimmet suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanığın eylemini zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla işlediği, durumun ancak kurum dışı araştırma ve belgelerle ortaya çıkarıldığı, bu suretle eyleminin nitelikli zimmet vasfında olduğu gözetilmeden basit zimmet suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
İddianamede sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçu yönünden TCK"nın 204/2. maddesinin uygulanması talep edildiği, zimmet suçu yönünden ise TCK"nın 43. maddesinin uygulanması talep edilmediği halde, CMK"nın 226. maddesine aykırı olacak şekilde ek savunma hakkı tanınmadan TCK"nın 204/1 ve 43. maddeleri uygulanarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda resmi belgede sahtecilik suçunu birden fazla kez işlediği kabul edildiği halde sanık hakkında zincirleme suç hükümlerini içeren TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanmaması,
.../...
-3-
Sanığın zimmetine geçirdiği kabul edilen 4.700 TL"nin, suç tarihindeki ekonomik koşullara ve Dairemiz uygulamalarına göre değer azlığı sınırında kalması nedeniyle sanık hakkında TCK"nın 249. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK"nın 63. maddesi uyarınca mahsubuna karar verilmemesi,
Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Silifke Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/121 sırasında kayıtlı emanet eşyaları hakkında bir karar verilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 14/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.