Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/10179
Karar No: 2012/10952
Karar Tarihi: 22.11.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/10179 Esas 2012/10952 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/10179 E.  ,  2012/10952 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile ... ve müşterekleri, asli müdahil ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.09.2009 gün ve 48/108 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan ... tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, dava dilekçesinde 117 ada 9 parsel maliki ...’in 13.09.1975 tarihinde vefat ettiğini, tapu malikinin ölümünden sonra ...mirasçılarının taşınmaza sahip çıkmadığını, ekonomik durumu zayıf olan ve ev ihtiyacı olan davacının 1981 yılında boş durumda bulunan taşınmazda malik sıfatıyla oturmaya başladığını ve halende taşınmazda oturduğunu açıklayarak MK.nun 639/2. maddesi uyarınca tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılardan ... ile ... davacının iddialarının yersiz olduğunu, davalının evinin Belediye tarafından yıkılması sonucu evsiz kalması nedeniyle davacıya verildiğini, hatta taşınmazın bir kısmını da başkaları tarafından kullanıldığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
    Müdahil ... vekili, 06.05.2003 tarihinde harcını yatırdığı müdahale dilekçesinde, taşınmazın aslında müdahilin babası ...oğlu ...’ye ait olmasına rağmen kadastro sırasında ...oğlu ... adına tespit ve tescil edildiğini, davacının iddialarının yersiz ve zilyetliğin 10-12 yıl arasında olduğunu, davacı ile mirasçılar arasında emaneten oturduğuna dair senet düzenlendiğini, taşınmazın müdahilin zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek davacının davasının reddini ve taşınmazın tapu kaydının iptali ile müdahil davacı adına tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne 117 ada 9 parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, asli müdahilin tescil talebinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Davalının temyizinin süresinde olmadığı gerekçesi ile kararın temyiz edilmemiş sayılmasına dair karar davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davalı ...’ye yapılan karar tebliği usulsüz olması nedeniyle temyizi süresinde kabul edilerek davalı ...’in temyiz talebinin incelenmesine karar vermiştir.
    Dava konusu 117 ada 9 parsel 26.02.1982 tarihinde kadastro sonucu ... oğlu ...Kızıltepe adına tescil edilmiş olup, halen ...Kızıltepe adına kayıtlıdır. Tapu malikinin 18.09.1975 tarihinde öldüğü tutanakta açıklanmıştır. Dava tapu maliki Halil’in veraset belgesinde adı geçen tüm mirasçılarına yöneltilmiştir. Her ne kadar hüküm sadece tapu malikinin mirasçılarından Ahmet tarafından temyiz edilmiş ise de taşınmaz muris adına kayıtlı olduğundan elbirliği mülkiyet hükümlerine tabidir. Bu durumda davalı ...’nin temyizi tüm mirasçılar için hukuki sonuç doğuracaktır. Çünkü elbirliği mülkiyeti söz konusu olduğu davalarda, taraf teşkili sağlandıktan sonra bir mirasçının davayı takip ve hükmü temyiz etmesi yeterli olup, onun temyizinin doğurduğu hukuki sonuçlardan diğer tüm mirasçılar yararlanmaktadırlar.
    Mahkemece, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Dava, TMK.nun 713/2. maddesinde açıklanan ölüm sebebine dayalı iptal tescil davası olduğundan dava tarihine kadar kazanmayı sağlayan zilyetliğin TMK.nun 713/1. maddesinde açıklandığı üzere, tüm koşulların gerçekleşmesi gerekir. Bu koşullardan biri zilyetliğin malik sıfatıyla olması bir diğeride 20 yıllık zilyetlik süresinin dava tarihi itibariyle dolmuş olmasıdır.
    Keşif mahallinde dinlenen davacı tanıklarından davacının gayri resmi eşi Besim Celepçi dava konusu taşınmaza davacının evinin kamulaştırılması sonrasında davalıların amcası ile annesi Fatma’nın izni ile taşınmazı oturur hale getirdikten sonra yerleştiklerini ve bugüne kadar oturmalarına kimsenin müdahalesinin olmadığını, diğer tanıklar da benzer açıklamalarda bulunarak taşınmazın 1980"li yıllardan itibaren davacı ve ailesinin kullanımında olduğunu beyan etmişlerdir. Davalı ... tanık beyanlarında açıklanan 06.12.1985 tarihli senedi temyiz dilekçesine eklemiştir. 06.12.1985 tarihli senet davalı ... ile davacının gayri resmi eşi olduğu, beyanlardan anlaşılan ve davacı tanığı olarak dinlenen... arasında düzenlenmiştir. Senet içeriğine göre taşınmaz davacı tarafa geçici olarak verilmiştir. Bir kısım tanık beyanları ve senet içeriğine göre zilyetliğin malik sıfatıyla olup olmadığının açıkca belirlenmesi gerekir.
    Bundan ayrı, dava dilekçesi ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmazdaki zilyetliğin başlangıcı, davacıya ait olan ve sonrasında Belediye tarafından kamulaştırılan taşınmazın boşaltılması sonrasında olduğu konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Ancak davacıya ait ve kamulaştırılan taşınmazın ne zaman kamulaştırıldığı ve hangi tarihte davacının taşınmazı terk ettiği konusunda tanık beyanları ve belgelere ve tarihler arasındaki farklılık üzerinde durulmamıştır.
    Tüm bu belirlemeler karşısında, mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde tüm deliller eksiksiz toplanarak sonucuna göre dava tarihi itibariyle malik sıfatıyla 20 yıllık zilyetliğin gerçekleşip gerçekleşmediğinin tereddüte yer vermeyecek şekilde tesbiti halinde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm verilmiş olması doğru olmamıştır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...’nin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 388/4 (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 30,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 22.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi