Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4304
Karar No: 2012/7562
Karar Tarihi: 21.05.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/4304 Esas 2012/7562 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağına ilişkindir. Mahkeme, davacının Iddialarını kabul ederek davanın kabulüne karar vermiştir fakat davalının temyiz itirazları sonucunda hüküm bozulmuştur. Taraflar arasında araç kiralama sözleşmesinin varlığı tartışmalıdır ve akdi ilişkinin ispatı davacıya aittir. İsticvap, bir davada, belirli vakıaların açıklığa kavuşturulması, varlığı ve yokluğu konusunda aleyhine olan tarafın ikrarının sağlanması amacıyla başvurulan bir yöntemdir ve başlı başına bir ispat vasıtası değildir. Ancak davacı, davalının ticari defterlerine dayandığından, TTK'nın 80 ve 81 ve HMK'nın 219 ve devamı maddelerince, hakim davalı tarafa defterlerini ibrazını emredebileceğinden, öncelikle davalının bu konuda isticvabına karar verilerek, davalının ticari defterlerinin sunulması halinde bilirkişi incelemesi yapılması gerekir. Kararda geçen kanun maddeleri TTK Madde 80 ve 81, HMK Madde 219 ve Madde 169'dir.
6. Hukuk Dairesi         2012/4304 E.  ,  2012/7562 K.
  • KİRALAMA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN KİRA ALACAĞI
  • İSPAT YÜKÜ
  • İSTİCVAP
  • TÜRK TİCARET KANUNU (6762) Madde 81
  • TÜRK TİCARET KANUNU (6762) Madde 80
  • HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (6100) Madde 219
  • HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (6100) Madde 169

"İçtihat Metni"

ÖZET: TARAFLAR ARASINDAKİ ARAÇ KİRALAMA SÖZLEŞMESİNİN VARLIĞI İHTİLAF KONUSU OLUP, AKDİ İLİŞKİNİN İSPATI DAVACIYA AİTTİR.

İSTİCVAP, BİR DAVADA, O DAVA İLE İLGİLİ BELLİ VAKIALARIN AÇIKLIĞA KAVUŞTURULMASI, VARLIĞI VE YOKLUĞU KONUSUNDA ALEYHİNE OLAN TARAFIN İKRARININ SAĞLANMASI AMACIYLA HAKİMİN KENDİ­LİĞİNDEN VEYA TARAFLARDAN BİRİNİN İSTEMİNİN KABULÜYLE BAŞVU­RABİLECEĞİ USULİ BİR İŞLEM OLUP, BAŞLIBAŞINA BİR İSPAT VASITASI DEĞİLDİR.

DAVACININ İDDİASI GEÇERLİ BİR ŞEKİLDE YAPILAN TESLİMİN İSPATI OLMAYIP, BİR HUKUKİ SÖZLEŞME OLDUĞUNDAN İSTİCVAP YOLUYLA KA­NITLANMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR. ANCAK DAVACI, DAVALININ TİCARİ DEFTERLERİNE DAYANDIĞINDAN, HAKİM DAVALI TARAFA DEFTERLERİNİN İBRAZINI EMREDEBİLECEĞİNDEN, ÖNCELİKLE DAVALININ BU KONUDA İSTİCVABINA KARAR VERİLEREK TİCARİ DEFTERLERİNİ SUNMASI HALİNDE BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPTIRILMASI GEREKİR.

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de masraf yatırılmadığından duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilmiş olup, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, araç kiralama sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağına iliş­kindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı dava dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan araç kiralama sözleşmesi gereğince kira alacağına ilişkin faturalara itiraz edilmemesine rağmen, kira parasının ödenmemesi nedeni ile tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde davalının adını içeren kaşedeki imzanın davalının satın alma müdürü Can’a ait olduğunu, bu nedenle davalının borçtan sorumlu olduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili beyanında sözleşmedeki imzanın mü­vekkiline ait olmadığını, kira sözleşmesinin müvekkilini bağlamayacağını be­lirtmiş, Can isminde çalışanı olup olmadığına ilişkin bir açıklamada bulun-maksızın, SGK kayıtlarının getirtilmesini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının bu isimde çalışanı olup olmadığı hususunda isticvabına karar vermiş, davalının isticvap davetiyesine uymaması nedeni ile araç kiralama sözleşmesini imzalayan Can’ın çalışanı olduğunu kabul etmiş sayıldığından, fatura bedeline de itiraz edilmediğinden, davalının itirazının kısmen iptali ile takibe konu asıl alacak miktarı üzerinden takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar arasında araç kiralama sözleşmesinin varlığı ihtilaf konusudur. Akdi ilişkinin ispatı davacıya aittir. Mahkemece üçüncü kişi Can’ın davalının çalışanı olup olmadığı hususunda isticvabına karar vererek davalının isticvap davetiyesine rağmen gelmemesi nedeni ile çalışanı olduğunu ikrar etmiş sayıldığını kabul ederek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, HMK’nın 169 ve müteakip maddelerinde düzenlenen isticvap, bir davada o dava ile ilgili belli vakıaların açıklığa kavuşturulması, varlığı ve yokluğu konusunda aleyhine olan tarafın ikrarının sağlanması amacıyla hakimin kendiliğinden veya taraflardan birinin isteminin kabulü ile başvurabileceği usuli bir işlemdir. Başlı başına bir ispat vasıtası değildir. Davacının iddiası geçerli bir şekilde yapılan teslimin ispatı olmayıp, bir hukuki muamele (sözleşme) olup, isticvap yoluyla ka­nıtlanması mümkün değildir.

Ancak davacı, davalının ticari defterlerine dayandığından, TTK’nın 80 ve 81 ve HMK’nın 219 ve devamı maddelerince, hakim davalı tarafa defterlerini ibrazını emredebileceğinden, öncelikle davalının bu konuda isticvabına karar verilerek, davalının ticari defterlerini sunması halinde bilirkişi incelemesi yaptırılması, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut davalının ticari defterleri ile dahi alacağını ispatlayamaması halinde davacı delil listesinde açıkça yemin deliline de dayanmış olduğundan akdi ilişkinin ispatı için davalıya yemin teklif etme hakkı olduğu davacıya hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

S o n u ç: Yukarıda açıklanan gerekçelerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi