15. Ceza Dairesi 2013/27539 E. , 2016/2292 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 156/1, 62/1, 52/2-4 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Bedelsiz senedi kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Temyiz dışı sanık ..."nın katılan ile aralarındaki alacak ilişkisinden kaynaklanan borç için teminat olmak üzere katılan tarafından sanık ..."ya davaya konu 25/02/2009 tanzim tarihli 01/04/2009 vade tarihli 6.000 TL bedelli bono verildiği, bu duruma ilişkin olarak sanık ... vekili Av. ... tarafından teminat senedi protokolünün düzenlendiği, katılan tarafından teminat senedi düzenlemesine konu olup icra takibinde bulunulan borcun ödenmesine rağmen, dava konusu bononun katılana iade edilmediği, daha sonra katılanın itirazlarını önlemek amacı ile dava konusu bonoyu sanık ..."nın, sanık ..."a, onun da sanık ... ..."a ciro yolu ile devir edip, suça konu bononun sanık ...... tarafından icra takibine konulduğu olayda, bedelsiz senedi kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkarılıp yerine, "53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.