MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında
ayrı ayrı TCK"nın 158/1-h, 62/1, 52/2-4, 53/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ... hakkında temyiz talebinin süreden reddi

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... müdafi ile sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’ın...Lojistik şirketinin sahibi olduğu, ...Tekstil fabrikasının ... ilindeki bir mağazaya gönderilmek üzere maddi değeri yaklaşık 750.000 TL olan ayakkabı, ayakkabı bakım ürünleri ve çoraplardan oluşan yükü taşıtmak üzere...Lojistik ile anlaştığı,...Lojistik şirketinde şoför olarak çalışan sanık ...’un, sanıklar ... ve ... ile birlikte yaptıkları plan çerçevesinde ... plaka sayılı araç ile yükü teslim almak üzere ...Tekstil fabrikasına geldiği ancak yükü teslim aldığı esnada yetkililere kendisini ... adıyla tanıtarak bu isime ait ... balgesi ile sürücü belgesi fotokopilerini ibraz ettiği, sanık ...’un yükü aldıktan sonra ... iline götürmesi gerektiği halde, yükü Küçükçekmece’de bulunan ve sanıklar ... ile ...’ın ayarladıkları bir depoya boşalttığı, ihbar üzerine polis ekipleri tarafından sanık ...’un depoda yakalandığı ve yükün büyük bir kısmının ele geçirildiği, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanık ...’ın temyiz talebinin incelenmesinde,
Sanığın yokluğunda verilen 04/05/2016 tarihli kararın sanığa 24/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 13/07/2016 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,


2- Sanıklar ... ile ...’un temyiz taleplerinin incelenmesinde,
Sanık ...’un suçlamayı kabul etmeyen beyanlarının aksine, kendisini ... adıyla tanıttığına dair teşhis tutanağı, depo sahibi temyiz dışı sanık ...’ün, sanığın depoya yükü boşalttığına dair ifadesi, yakalama tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre, sanık ... mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulü ile sanık ...’ın yokluğunda verilen 04/05/2016 tarihli kararın sanığa 24/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın yasal süresi geçtikten sonra yaptığı
21/07/2016 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca reddine dair 01/06/2017 tarihli ek kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık ...’un, kendisini ... adıyla tanıtarak, bu isime ait sürücü belgesi fotokopisini kullanması ve bu belgenin kamu kurumu olan Emniyet Müdürlüğü’ne ait maddi varlık olması nedeniyle, eyleminin TCK’nın 158/1-d maddesinde belirtilen nitelikli dolandırıcılık suçunu da oluşturduğu gözetilmeksizin hüküm kurulmuş ise de; hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılmış olması karşısında bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık ... hakkında hüküm kurulurken 333 gün karşılığı adli para cezasının TCK’nın 52/2 maddesi gereğince bir gün karşılığı olarak belirlenen 20 TL ile çarpılması suretiyle 6.660 TL adli para cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmünün ve sanık ...’ın temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA, 17/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.