BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/698 Esas 2020/35 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2019/698
Karar No: 2020/35
Karar Tarihi: 28.01.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/698 Esas 2020/35 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/698 Esas
KARAR NO : 2020/35
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/05/2017
KARAR TARİHİ : 28/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; müvekkilinin davalı ile ortak olarak inşaat yapmak için ----- düzenlemiş bulundukları --- tarih ve ---sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ---- malzemesinin parasını davalının vereceği, bunun karşılığı olarak, ileride ödenmek üzere davalıya her birisi 10.000 TL'den olmak üzere 3 adet toplam olarak 30.000 TL'lik açık vadeli ve tanzim tarihi olmayan senetleri verdiğini, bu senetlerin karşılığı olarak yapılmış bulunan ----- -- parselde yapılmış bulunan binadaki----- dairede bulunan hissisinin tamamını, ----- tarihinde ..., davalı ...’a tapudan devir ederek dava konusu senetleri ödediğini ancak, müvekkili ...'ın senetlerin iadesini talep ettiğinde, davalının bugün yarın vereceğim diyerek oyalama yoluna gittiğini, daha sonra da gerek tanzim tarihlerini ve gerekse vadelerini sonradan yazarak, İstanbul Anadolu ------İcra Müd. ---- esas sayısı ile tahsil için işleme koyduğunu, davalının burada kötü niyetli olduğundan ve müvekkilinin de bu senetlerden dolayı borcu bulunmadığından, toplam olarak 30.000 TL'lik borçlarının olmadığının tesbitini, ayrıca bu senetler icraya konulduğundan, icra dosyasındaki borcun tamamını feri leri ile birlikte icra veznesine kati ve süresiz banka teminat mektubu ile depo ettiklerinden dosyaya yatmış bulunan dosya alacağının alacaklıya ödenmemesi açısından gerekli teminat karşılığının dava sonucuna kadar, icra veznesinde ki paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir konularak durdurulmasını ve daha sonrada takip konusu senetlerin iptalini, davalının dava konusu olan 30.000 TL'nin % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davacının dayanak yaptığı İstanbul Anadolu ----- İcra Müdürlüğünün ---- Esas dosyası incelendiğinde görüleceği üzere davacı borçlunun icra memurunun tanzim ettiği ödeme emirlerine şikayetlerinin bulunduğunu, her defasında taraflarından yeni bir işlem yapılarak senetleri işleme koymaya çalıştıklarını, bu arada davacı borçlu şikayetleri dolayısıyla aleyhlerine verilen ödeme emirlerinin iptali kararlan dolayısıyla en son İstanbul Anadolu ---- Asliye Ticaret Mahkemesinin --------- Değişik İş kararına dayalı olarak ihtiyati haciz kararı ile işlem yapılarak esas icra takibine geçildiğini takibin kesinleştiğini, bilahare davacı borçlu hakkında adına kayıtlı banka hesap ve tapu kayıtlarına haciz uygulanmakla davacı yan bu defa yine söz konusu hacizleri kaldırmak zorunda kaldığından kötü niyetle işbu davayı açtığını, davacının iddalarını kabul etmediklerini, dava konusu edilen senetlerin yapılan inşaatlarla bir ilgisi bulunmadığını, davacının yaptığı işlemlerle müvekkilinin yıpratıldığını, davacıyı kalkındırırken kendisinin mağdur edildiğini, davacının ------ tarihinde sıkıntıları dolayısıyla müvekkilinden ---------- aylarında ödemek şartıyla borç olarak 30.000 TL talep ettiğinden senet tanzimleri yaparak müvekkiline 3 adet senet verdiğini, karşılığında müvekkilim tarafından davacıya nakit ödeme yapıldığını, davacının halen gerçekdışı beyanlarla mahkemeyi yanıltığını beyan ile haksız davanın reddini ve %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava kambiyo senetlerine özgü takip yoluyla başlatılan takibe ilişkin borçlu bulunulmadığı sebebiyle açılan menfi tespit davasıdır.Dosya İstanbul Anadolu ----.Asliye Hukuk Mahkemesinin ----Sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevdi edilmiştir.
Davacı taraf takibe konu senetlerin 03/04/2014 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalıya verildiğini ayrıca bonoların vade ve düzenleme tarihi olmadan açık kambiyo senedi olarak verildiğini ileri sürmüştür.Davalı vekili ise vermiş olduğu cevap dilekçesi ile bonoların tesliminin inşaatlarla bir ilgisi bulunmadığını,bonoların davacı tarafın borcuna karşılık alındığını dile getirmiştir.Kambiyo senedi olan bono bir mücerret kıymetli evraktır.6102 sayılı TTK'nın 776/1-b maddesinde bononun kayıtsız şartsız belirli bir ödeme vaadini içermesi gerektiği belirtilmiştir.Bono, bağımsız borç ikrarını içeren bir senettir. Bu nedenle bir illete bağlı olması gerekmez ve kural olarak ispat yükü senedin bedelsiz olduğunu savunan tarafa aittir.Kambiyo senetlerinin bağımsız borç ikrarını içermesi ve illetten mücerret olması nedeniyle ispat yükü bono nedeniyle menfi tespit talep eden davacının üzerindedir.Her ne kadar davacı vekili dava dilekçesi ile bonoların kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince verildiğini iddia etse de dosyaya sunulan sözleşme fotokopisi incelendiğinde ,bonoların sözleşmeye ilişkin verildiğine ilişkin herhangi bir kayıt görülmemiştir.
Davacı taraf ilgili bono bedellerinin müvekkili tarafından ,-------------------------- parselde yapılmış bulunan --- bulunan hisselerinin davalıya devri ile ödendiğini dile getirmiştir.Davalı vekili ise cevap dilekçesi ile davacı tarafın iddiasını kabul etmeyerek---- senesinde müvekkilinden aldığı borçlara karşılık aldığını savunmuştur.Davacı vekilinin bonoların açık kambiyo senedi olarak düzenlendiği iddiası doğrultusunda dosya incelenmiştir.Açık kambiyo senedi düzenlendiği iddiasında olan taraf hem doldurma anlaşmasının varlığını hem de açık kambiyo senedinin taraflar arasındaki bu anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu ispat etmesi gerekmektedir.Senede karşı senetle ispat kuralı gereğince senedin açık kambiyo senedi olduğunu iddia eden davacı ,iddiasını yazılı delille kanıtlamakla mükelleftir.Ancak davacı tarafından sunulan sözleşme incelendiğinde bonoların sözleşme çerçevesinde verileceğine ilişkin bir ibarenin bulunmadığı anlaşılmış olup davacının senedin sözleşmeye karşılık açık kambiyo senedi olarak verildiği iddiasını kanıtlayamadığı tespit edilmiştir.Taraflarca itiraza uğramayan bono fotokopiler incelendiğinde düzenleme tarihlerinin ---- olduğu anlaşılmıştır.Davacı tarafın senetlerin açık kambiyo senedi olarak sözleşmeye binaen verildiğini kanıtlayamaması,senetlerin düzenleme tarihlerinin davacının iddasının aksine sözleşme tarihinden 1 sene ileride olması gözetildiğinde davacının iddialarını ispatlayamadığı tespit edilmiştir.24/09/2019 tarihli duruşmada davacı vekiline yemin delili hatırlatılmış,davacı vekili yemin metni hazırlanması için süre talep etmiş ancak kendisine verilen kesin süre içerisinde yemin metnini sunmamıştır.Davacının menfi tespit davasının alacaklı lehine sonuçlanması nedeniyle İ.İ.K'nın 72/4.maddesi uyarınca yüzde 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Dava değeri olan ---- üzerinden hesaplanacak % 20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3- Peşin alınan 512,33 TL harçtan, alınması gerekli 54,40 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 457,93 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
5-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ----- 7/2.maddesi uyarınca ---- avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK'nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK'nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK'nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı
