1. Hukuk Dairesi 2012/13731 E. , 2013/11332 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, akrabası olan davalının maliki olduğu 9080 ada 10 parsel sayılı taşınmaz üzerine yüklenici sıfatı ile 11 kattan oluşan işyeri yaptığını ve karşılığında taşınmazın 5/11 payının adına tescil edildiğini, 08.10.2001 tarihinde ise dava dışı kişilerin hakkında yaptıkları icra takibi neticesinde haciz tehdidinden kurtulmak amacıyla anılan payı inanç sözleşmesi gereğince davalıya devrettiğini, haciz tehdidi ortadan kalktıktan sonra payın geri devrini talep ettiğinde davalının 17.01.2005 tarihinde 4/11 payı devredip, 1/11 paya ise çekişme konusu parsele konut yerine işyeri yapması ve işyeri yapılmasının daha az maliyetli olduğu gerekçesi ile el koyduğunu belirterek anılan payı kötüniyetli olarak geri devretmediğini, öte yandan 1/11 paya isabet eden bir adet işyerinin kira gelirlerini de davalı tahsil ettiği halde ödemediğini ileri sürerek, sözkonusu payın tapusunun iptali ile adına tesciline, 2005 yılından itibaren bu paya isabet eden ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu yere konut yapılacağı konusunda anlaştıkları halde davalının işyeri yaptığını, bu konuda yaşanan sorunlar neticesinde bu farklılıktan dolayı çekişme konusu payın kendisine verilmesi konusunda davacı ile anlaştıklarını, bu nedenle 4/11 payın inanç sözleşmesi gereğince, 1/11 payın ise anlaşmaları doğrultusunda devrinin yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 9.7.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen vekili Avukat gelmedi yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ...ın tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, tapu iptali – tescil ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yöne değinen tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ne var ki; yapılan keşif neticesinde çekişme konusu payın dava tarihi itibariyle değerinin 139.579,90.-TL olduğu belirlendiği ve bu değere davalı tarafça itiraz edilmediğine göre, bu miktar üzerinden davalı taraf yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile dava dilekçesinde gösterilen 275.000,00.-TL değer üzerinden fazla vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir.
Ancak; anılan bu husus yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, hükmün 2. maddesindeki; "" Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ... gereğince takdiren hesaplanan 21.231,80.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınmasına, davalıya ödenmesine "" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine; "" Yargılama sırasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 12.824,79.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine "" ibaresinin eklenmesine hükmün bu şekliyle 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 436/2. (6100 sayılı HMK"nun 370/2. md.) maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alının peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 9.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.