Mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/3472 Esas 2020/3913 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3472
Karar No: 2020/3913
Karar Tarihi: 12.03.2020

Mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/3472 Esas 2020/3913 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık mala zarar verme suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sonradan yürürlüğe giren kanunlar göz önünde bulundurularak, suçun uzlaşma kapsamına alındığı ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi gereğince, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur. 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır.
13. Ceza Dairesi         2020/3472 E.  ,  2020/3913 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarıldığı, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151. maddesinde tanımı yapılan mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 12/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.