Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/18140
Karar No: 2022/4016
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/18140 Esas 2022/4016 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın silahla tehdit suçundan mahkumiyetine yönelik temyiz istemini incelerken, suçun zamanaşımı süresinin göz önünde bulundurulmadan hüküm kurulduğunu belirterek hükmün BOZULMASINA karar verdi. Ayrıca, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan mahkumiyetine yönelik temyiz istemini inceleyen Mahkeme, cinsel eylem veya istismar iddiasının olmaması nedeniyle sanığın fazla ceza alması gerektiğini belirtti ve hükmün BOZULMASINA karar verdi.
5237 sayılı TCK.nın 66/1-e, 67/4 maddelerinde belirlenen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresi
TCK.nın 109/5. maddesi ise \"Suçun cinsel amaçla işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarı oranında arttırılır\" şeklinde olduğu ve suçun cinsel amaçla işlenmesinin yeterli olduğu vurgulanmıştır.
8. Ceza Dairesi         2021/18140 E.  ,  2022/4016 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi


    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Sanık hakkında katılan ...'ye karşı silahla tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığa yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e, 67/4 maddelerinde belirlenen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e, 67/4. ve CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE,
    2- Sanık hakkında mağdur ...'a karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanığın, mağdure ... ile daha öncesinde gayri resmi birliktelik yaşadıkları, olay günü de yolda gördüğü mağdureyi, kendisi ile birlikte yaşamaya devam etmeye ikna etmek için zorla ve silahla tehdit ederek aracına bindirip ...'daki evine götürdüğü anlaşılan olayda; mağdure anlatımları ve dosya kapsamına göre, bu olay nedeni ile sanığın mağdureye karşı cinsel eylemine veya
    istismarına ilişkin bir iddia ve tespit bulunmaması karşısında, sanık hakkında TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 08.03.2022 gününde oyçokluğuyla karar verildi.



    KARŞI DÜŞÜNCE

    Dairemizin 2021/18140 Esas sayılı dosyasında, sanığın gayri resmi birliktelik yaşadığı ve olay öncesinde kendisinden ayrılmak isteyen mağdureyi, kendisi ile birlikte yaşamaya devam etmesi için zorla ve silahla aracına bindirip Kumburgazdaki evine götürme, burada birkaç gün alıkoyma eylemi sırasında mağdureye yönelik cinsel eylemi veya istismarı bulunmadığından TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanamayacağı belirtilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    TCK.nın 109/5. maddesi; "Suçun cinsel amaçla işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarı oranında arttırılır" şeklindedir.
    Madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere sanığın cinsel "amaçla" hareket etmesi yeterli görülmüştür. Cinsel "davranış" zorunlu değildir.
    Çoğunluk görüşünde ise; sanık ile mağdurenin 5 ay süreyle gayri resmi birliktelik yaşadıkları ve sanığın kendisinden ayrılmak isteyen kadını cebren ve silah tehdidiyle gayri resmi birlikteliğe zorlama amacı olduğunu yani cinsel birlikteliğini sürdürme amacı taşıdığı kabul edilmiş ancak, cinsel davranış veya cinsel istismar eylemi olmaması nedeniyle TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanmaması gerektiği görüşü benimsenmiştir.
    Somut olayda, suç tarihlerinde yeni boşanmış olan mağdure ... 'in sanıkla 5 ay gayri resmi (nikah kıymadan, karı koca gibi) birliktelik yaşadıkları, mağdurenin sanıktan ayrılıp annesinin evine gitmesi üzerine, sanığın mağdureyi zorla ve silah tehdidi ile arabaya bindirip, kendi evine götürdüğü ve kendisi ile birlikte olmaya zorladığı hususunda tartışma bulunmamaktadır.
    Yasanın 109/5. maddesinde "cinsel amaç" terimi kullanılmıştır. Amaç "ardından koşulan, erişilmek istenen sonuç, erek, gaye, maksat" (Türkçe Sözlük TDK) şeklinde açıklanmıştır. Davranış ise o andaki eylemleri, fiili ifade eder. Kanun koyucu
    açıkça "amaç" terimini kullanmıştır. Failin bu eylemler ile ulaşmak istediği, sonuç ve varmak istediği gaye amacını oluşturur. Amacın (cinsel) gayri resmi birliktelik olduğu açıktır. Amaca ulaşmak için suçu işlemesi yeterlidir.
    Olayın gelişimi ve amacın niteliği gereği suçun işlendiği ilk anda asıl amacına yönelmesi her zaman beklenemez. Somut olayda olduğu gibi, sokakta yürüyen kadını 5 ay birlikte gayri resmi (cinsel - karıkoca ilişkisine) yaşamaya ikna etmek için zorla kaçıran sanığın, sokak ortasında cinsel eylemler sergilemesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Ancak, sanığın ulaşmak istediği, sonuç ve amacının cinsel birliktelik olduğu ve yasa koyucunun bu amacı cezalandırdığında şüphe yoktur.
    Kadına karşı şiddet eylemlerinin ve kadın cinayetlerinin giderek arttığı ülkemizde suç işleyenlerin cezasız kalması benzer suçların artarak devam etmesine yol açacağı düşüncesiyle, kanun koyucu tarafından bu ve benzeri eylemlerin daha fazla ceza ile önlenmesi amaçlanmaktadır.
    Açıklanan nedenlerle: Yasanın 109/5. maddesindeki "cinsel amaç" sözcüğünün bağlamından koparılarak ve yasanın düzenlenme amacına aykırı bir şekilde "cinsel davranış, cinsel eylem" olarak yorumlanmasının hatalı olduğu düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi