Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/112 Esas 2016/3782 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/112
Karar No: 2016/3782
Karar Tarihi: 14.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/112 Esas 2016/3782 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/112 E.  ,  2016/3782 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; tarafların ... Aile Mahkemesinin 2013/1079 Esas ve 2014/1273 Karar sayılı boşandıklarını, boşanma neticesinde müşterek çocuk 1999 doğumlu ..."nın velayetinin davacı babaya; 1998 doğumlu ... ve 1996 doğumlu ..."nin velayetinin davalı anneye verildiği, söz konusu karar ile müşterek çocuk ... ve ... için ayrı ayrı 300 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak müşterek çocuk ... lehine nafaka takdir edilmediğini, aradan geçen sürede müşterek çocuk ..."nın ihtiyaçlarında önemli bir artış olduğunu, davalının müşterek çocuk ... için maddi destekte bulunmadığını ileri sürerek, müşterek çocuk ... için 500 TL nafakanın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; talep edilen nafakayı ödeyecek gücünün olmadığını, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk ... için dava tarihinden itibaren aylık 150 TL"lik iştirak nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; iştirak nafakası istemine ilişkindir.
    Anne baba, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Anne ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder.(TMK m.328/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçlarıyla anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafakanın takdirinde çocuğun alıştığı yaşam şekli dikkate alınmalıdır.
    Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, çocuğa fiilen bakan anne babanın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların dikkate alınması zorunludur. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocukların ihtiyaçlarıyla nafaka yükümlüsünün gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakaya hükmetmelidir.
    Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden, tarafların 10.12.2014 tarihinde boşandığı, müşterek çocuk ..."nın velayetinin davacı babaya bırakıldığı, müşterek çocuk ..."nın 1999 doğumlu olup, lise 2.sınıfta eğitim gördüğü, davacının öğretmen olup, 2722 TL maaşı olduğu, kendisine ait evde ikamet ettiği; davalının ise Emniyet Müdürlüğü Lojistik Şube Müdürlüğünde memur olarak çalıştığı, 2300 TL gelir elde ettiği, 375 TL kira ödediği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaş ve ihtiyaçları, günün ekonomik koşulları nazara alınarak, TMK"nın 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olacak şekilde müşterek çocuk ... yönünden daha yüksek oranda nafaka takdiri gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.