Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/30333
Karar No: 2016/2205
Karar Tarihi: 29.02.2016

Dolandırıcılık - sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/30333 Esas 2016/2205 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından mahkum edilmesine ilişkin hükümler temyiz edilmiştir. Sanık, şikayetçiden satın aldığı unlar karşılığı verdiği çekin karşılığı bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine maruz kalmıştır. Ancak sanığın, çekin bankaya ibrazında imzanın kendisine ait olmadığı belirlenmiştir. Mahkeme kararında, sanığın sahtecilik suçundan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Ayrıca, dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı da vurgulanmaktadır. Kararda, CMK'nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibarettir. Bu nedenle, sahtecilik suçundan hüküm kurulmaması gerektiği belirtilmektedir. Kanun maddeleri olarak ise, 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi kararda önemli bir yer tutmaktadır.
15. Ceza Dairesi         2013/30333 E.  ,  2016/2205 K.
"İçtihat Metni"

.....Ağır Ceza Mahkemesi

SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik


Nitelikli dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkûmiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü.
......şirket yetkilisi olan sanığın, şikayetçi firmadan satın aldığı unlar karşılığında verdiği 12.200,00 TL bedelli çekin bankaya ibrazında karşılığının bulunmadığının belirlenmesi üzerine şikayetçinin başlattığı icra takibine sanık tarafından yapılan itiraz sonucunda imzanın sanığa ait olmadığının belirlenmesi nedeniyle icra takibinin sonuçsuz kaldığının iddia edildiği olayda;
1-5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, görevsizlik kararına konu Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın,,,,, tarihli iddianamesi ile dolandırıcılık suçundan dava açılmış olup, sevk ve tavsife göre "sahtecilik" suçundan açılmış bir dava bulunmadığı ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.06.1997 gün ve ,,,,, sayılı ve benzer kararlarında da açıklandığı üzere; bir olayın açıklanması sırasında başka bir olaydan söz edilmesi o olaydan da dava açıldığını göstermeyeceği, dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olup birinin diğerine dönüşmeyeceği gözetilmeden, sanığın dava konusu edilmeyen sahtecilik suçundan hüküm kurulması,

2-Failin, önceden doğmuş bir zarar veya borç için hileli davranışlarda bulunması halinde zarar veya borç, kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı ilkesi de gözetilerek; şikayetçi firma yetkilisi tarafından sunulan fatura tarihlerinin 16.08.2006 olması ve bunların bu şirkete ait yevmiye defterine 30.08.2006 tarihinde işlenmiş olmasına rağmen suça konu çekin keşide tarihinin 30.11.2006 olması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, sanık ile şikayetçinin yeniden beyanlarına başvurularak, suça konu çekin alışveriş sırasında mı yoksa sonrasında mı verildiği, anlaşmanın başında ödemenin çek ile mi yoksa nakit parayla mı yapılacağının kararlaştırıldığı, her iki şirkete ait ticari defterler ile muhasebe ve bilgisayar kayıtlarının getirilip, faturaların ......şirketinin kayıtlarına işlenip işlenmediği, aynı şekilde çeklerin her iki şirket kayıtlarında yer alıp almadıkları, çek ve faturaların hangi tarihte kayıtlara işlendikleri, daha öncesine dayanan ticari alışverişlerinin bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa açık hesap şeklinde çalışıp çalışmadıkları, aralarında yazılı sözleşme yapıp yapmadıkları, yapmışlarsa ödemenin peşin parayla mı yoksa çekle mi yapılacağının kararlaştırıldığı, çeklerin alışveriş anında verilip verilmediği hususlarının tespit edilmesi amacıyla gerekirse dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesinden sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi