22. Hukuk Dairesi 2019/1263 E. , 2019/5439 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde alt işverenler nezdinde çalıştığını, ücretinin rızası dışında düşürüldüğünü ileri sürerek ücret fark alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı cevabında; davacının işçileri olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece dosyadaki delillere ve bilirkişi raporundaki hesaplamalara göre alacağın kabulüne karar verilmiş, karar Dairemiz tarafından fark ücretin belirlenmesi yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 26/10/2017 tarihli ilamıyla karar 2. kez bozulmuş bozma ilamına uyulmasına karar veren Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Vermiş olduğu bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtay"ın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanuni şekilde uymuş olan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Mahkeme uyma kararını kaldırarak, direnme kararı veremeyeceği gibi, hükmünün bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında da farklı bir karar vermeden yeniden hükümde karar vermek zorundadır. Bozmaya uyulmakla bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak oluşturur.
Somut olayda, Dairemizin 29.09.2015 tarihli birinci bozma ilamında iki tane bozma sebebine yer verilmiştir. Bunlardan birincisi davacı ile alt işveren şirket arasında düzenlenen 01.01.2014 tarihli iş sözleşmesinde davacının ücretinin yazılı olduğu, buna göre davacının bu tarihten sonrası yönünden aylık ücretine ilişkin bu değişikliği yazılı olarak kabul ettiği, bu nedenle ücret farkı alacağı davasının 01.01.2013-31.12.2013 arası kabul edilmesi ve 01.01.2014 tarihi sonrası dönem için reddi gerektiğine, ikincisi ise uyuşmazlık döneminde asgari ücrete yapılan artış oranlarının uyarlanarak zamlı şekilde belirlenen ücrete göre hesaplama yapılması hatalı olduğuna ilişkindir. Dairemizin 26/10/2017 tarihli bozma ilamında ise 29.09.2015 tarihli birinci bozma ilamının ikinci bozma sebebinin maddi hataya dayalı olduğu belirtilerek hizmet alımı kapsamında çalışan işçilerin ücretinin asgari ücrete endekslendiği kat sayı belirlenerek, işçinin sonraki dönemde alması gereken ücreti bu katsayıya göre belirlendikten sonra ödenen ücret mahsup edilerek fark alacak hesabı yapılması gerektiği yönünden yeniden bozma yapılmıştır. Burada dikkate edilmesi gereken husus ikinci bozma ilamında sadece ilk bozma ilamının ikinci bozma sebebinin maddi hataya dayalı olduğunun kabul edildiği hususudur. İlk bozma ilamının birinci bozma sebebi geçerliliğini korumaktadır. Bu husus gözden kaçırılarak hesaplama yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınması hatalı olup bozma sebebidir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.