Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu aleyhindeki takipte gayrimenkulü 17.09.2009 tarihli artırmada ihale edilmiştir. Borçlu şirket, temsilcisi vasıtasıyla bu ihalenin feshini süresi içinde icra mahkemesinde talep etmiştir. Mahkemece, ilk celsede davacı borçlu vekili olarak Av İsmail İnan Hepdüzyol un mazeret dilekçesi vermesi, hazır bulunmaması üzerine, delilerini ve vekaletnamesini sunması için 10 günlük kesin süre verildiğine ilişkin meşruhatlı davetiye vekile tebliği edilmiş. Buna rağmen vekilin sonraki duruşmaya katılmadığı, yeniden mazeret bildirdiği ve de delillerini sunmadığından, davanın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olarak açıldığından bahisle mahkemece itemin reddine karar verilmiştir.
İİK.nun 134/2. maddesinde ihalenin feshi talebi üzerine İcra Mahkemesinin, talep tarihinden itibaren 20 gün içinde duruşma yapacağı ve taraflar gelmeseler bile icabeden kararı vereceği hüküm altına alınmıştır.
Bu durumda, İcra Mahkemesince tarafların yargılamaya katılmaması halinde dahi işin esası ile ilgili mevcut deliller değerlendirilerek olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekir.Yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.