17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/13484 Karar No: 2015/1057
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/13484 Esas 2015/1057 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/13484 E. , 2015/1057 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 27.01.2015 Salı günü davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R-
Davacılar vekili dava dilekçesinde, müvekkillerinin murisi ..."nın içinde yolcu olarak bulunduğu araçta gerçekleşen tek taraflı kazada ..."nın vefat ettiğini, araç için zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yaptırılmadığından davalı Güvence Hesabı"nın sorumlu olduğunu ileri sürerek 100.000 TL maktu tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca davacılar rücu borçluları olduğundan tazminat yükümlülükleri bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; rizikonun gerçekleşmesinden itibaren yasada öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra dava açıldığı, ferdi kaza sigortaları bakımından ceza zamanaşımı süresinin söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 2918 sayılı KTK.nun 109/1.maddesinde "motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar." denilmektedir. Aynı kanunun 109/2 maddesinde ise, "dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir." hükmüne yer verilmiştir. Davaya konu kaza 03.08.2008 tarihinde gerçekleşmiş, dava 15.03.2011 tarihinde açılmıştır. Davaya konu kazada beş kişinin ölmüş olmasına göre, cezayı gerektiren fiilin 5237 Sayılı TCK"nun 66/d maddesine göre 15 yıllık ceza zamanaşımı süresine tabi olması ve davanın bu süre içerisinde açılmış olmasına göre, mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde yanlış gerekçe ile davanın zamanaşımına uğradığından bahisle reddine karar verilmiş olması isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27.01.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.