12. Ceza Dairesi 2013/6955 E. , 2014/1124 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 02/03/2011
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Sanık ...; TCK"nın 85/1, 62, 50/4, 50/1-a, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ...; TCK"nın 85/1, 62, 51/1-3-7-8, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve sanık ..."in mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şikayetçi olduğunu beyan etmesine rağmen katılma hakkı kendisine hatırlatılmayan şikayetçinin, 5271 sayılı CMK"nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçta zarar gören sıfatıyla temyiz hakkının bulunduğu kabul edilerek, eşinin ölmesi nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan şikayetçinin 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca sanık ... hakkındaki davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
1- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının günlüğü 20 TL"den paraya çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki hüküm fıkrasının 3. paragrafına “günlüğü 20 TL” ibaresinden önce gelmek üzere “ 5237 sayılı TCK"nın 52/2 maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesine, hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Eren-Begüm isimli firmanın üstlendiği Toki inşaatinin çalışması sırasında, yapı alanı içindeki yol üzerinde bulunan taşları başka bir alana nakletmek için adı geçen firma tarafından Adem Vinç Limited Şirketinden bir vinç kiraladığı, vincin operatörü ile birlikte olay yerine geldiği, vinç tarafından yüklenecek taşları taşımak için sanık ..."ın kullandığı kamyonun vincin arka kısmına geri geri yanaştırılması sırasında, vinç operatörü ..."nun kamyona talimat verip bir yandan vinci kurduğu sırada geri manevra ile gelen kamyonla vincin arasına sıkışması sonucu öldüğü olayda; sanık ..."in Eren-Begün isimli firmanın şantiye şefi inşaat mühendisi olduğu, savunmasında; şirketin makina mühendisleri, makina formenleri ve iş güvenliği uzmanlarının bulunduğunu, kazanın meydana geldiği alanla ilgili kendisinin sorumluluğununu bulunmadığını beyan ettiği, aynı firmada olay tarihinde sonra mühendis olarak çalışan ..."ın ifadesinde; şirkette makina mühendisi, formeni ve iş güvenliği uzmanının bulunduğunu, Mustafa Şahin isimli şahsın tüm yürüyen ve sabit makinalardan sorumlu makine mühendisi olduğunu, olay konusunda şantiye şefinin sorumluluğunun bulunmadığını, ..."ın şantiyenin dışarıdan kiralanan tüm iş makinalarını organize eden görevli olduğunu beyan ettiği, dosya içerisindeki üçlü bilirkişi raporunun yalnız sanık ... hakkında açılan dava ile ilgili olayda düzenlendiği dikkate alındığında; Makine mühendisi olarak adı geçen Mustafa Şahin"in, iş güvenliği uzmanı olarak adı geçen Lütfi Yıldız"ın ve kule vinç ekip sorumlusu olarak adı geçen ..."ın görev tanımlarının ve suç tarihi itibariyle görev dağılımına ilişkin görevlendirmenin bildirilmesi istenip, işyerinde iş güvenliğinden sorumlu başka bir kişinin görevli olup olmadığı tespit edildikten sonra dosyanın yeniden iş güvenliği konusunda uzman üçlü bilirkişi heyetine tevdi edilerek, sanığın, yapı alanı içerisinde manevra yapan kamyonun gözcü bulundurulmaksızın kullanılması hususunda sorumluluğunun bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Taksirli suçlarda 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.