MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın katılanla yapmış olduğu ticari iş karşılığında suça konu altı adet senedi katılana verdiği, senetlerin vadesi geldiğinde ödenmemesi üzerine katılanın senette borçlu olarak gözüken kişiler aleyhine icra takibi yaptığında senetteki keşidecilerin imzaları inkar etmesi ve yapılan bilirkişi incelemesi sonucu imzaların keşidecilere ait olmadığının belirlenmesi üzerine icra takibinin durduğu, sahte senetleri ilk ciranta olarak piyasaya süren sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;
Sanık ile katılanın arasındaki ticari ilişkinin mahiyetinin gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle katılanın duruşmaya çağrılarak suça konu senetlerin sanık tarafından kendisine aralarında önceden doğan bir borç ilişki sebebiyle ya da sanığın kendisinden almış olduğu mal karşılığında verilip verilmediğinin sorulması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.