Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/6091 Esas 2019/380 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6091
Karar No: 2019/380
Karar Tarihi: 29.01.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/6091 Esas 2019/380 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/6091 E.  ,  2019/380 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 09/01/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eyleme dayalı maddi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 26/01/2016 günlü kararın Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 29/01/2019 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-a-Diğer temyiz itirazlarına gelince,
    Dava taşınmazdan hafriyat alımı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı davalı şirket tarafından taşınmazından rızası dışında hafriyat alındığını, telafisi imkansız şekilde tahrip edildiğini bayan ederek maddi zararının tazminini istemiştir.
    Davalı davanın reddine karar verilmesini savunmuştur
    Mahkemece alınan bilirkişi rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya kapsamından hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, eski hale getirme bedelinin hesaplandığı ve mahkemece belirlenen bu miktara hükmedildiği anlaşılmaktadır.
    Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Eski hale getirme istemi ile açılan davalarda hem taşınmazın eski hale getirme bedelinin hem de taşınmazın sürüm değerinin belirlenmesi ve az olan miktara hükmedilmesi gerekir.
    Dava konusu olayda, taşınmazın aynına zarar verilmiş olup; zarar miktarının, taşınmazların sürüm (rayiç) değerini geçmemesi gerekir. Mahkemece taşınmaz değeri belirlenmeden eski hale getirme bedeline hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    b-Diğer yandan, dava konusu taşınmaz kullanılamaz hale geldiğinden sürüm bedelinin hüküm altına alınması durumunda da; tapu kaydının davacı üzerinde kalacağı gözönünde tutularak, TBK"nun 51 maddesi ve yararların denkleştirilmesi ilkesi uyarınca, tazminat miktarından uygun bir oranda indirim yapılması gerekir. Karar açıklanan nedenle de yerinde görülmemiş ve bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2/a-b) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; diğer temyiz itirazlarının ise ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalı şirkete yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 29/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.