22. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/13348 Karar No: 2016/22994 Karar Tarihi: 10.10.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/13348 Esas 2016/22994 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2015/13348 E. , 2016/22994 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla çalışma ile yıllık izin ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı... Ltd. Şti. ile davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ... Eğitim ve Araştırma Hastanesinde temizlik görevlisi ve hasta bakıcı olarak çalıştığını, askerlik görevini yerine getirmek için iş sözleşmesini feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, toplanan deliler ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, süresi içerisinde, davalı şirket ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işyerinde davacı ile aynı süre içerisinde çalışması bulunmayan ve kardeşi olan şahidin anlatımına değer verilerek fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacının çalışma süresine ilişkin görgüye dayalı bilgisi bulunmayan kardeşinin beyanlarına değer verilerek fazla çalışma ücreti alacağının belirlenmesi hatalı olmuştur. Dosya kapsamına göre anılan alacağının ispat edilemediğinden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.