Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/25507
Karar No: 2016/2084
Karar Tarihi: 24.02.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/25507 Esas 2016/2084 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin karar Yargıtay 15. Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir. Sanıkların şirkette plasiyer olarak çalıştıkları ve çeşitli işyerlerine mal satılmış gibi göstererek irsaliye düzenleyip şirketin parasını üzerlerine geçirdikleri belirlenmiştir. Ancak dosya incelenirken yetersiz bilirkişi raporu ve eksik inceleme nedeniyle mahkemenin yazılı şekilde hüküm vermesi kanuna aykırı olarak değerlendirilmiş ve kararın BOZULMASINA karar verilmiştir. Mahkumiyet için TCK 155/2, 43, 62, 51, 52 mad. ve TCK 155/2, 43, 51, 52 mad. kullanılmıştır. Bozma kararı ise 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK\"nın 321.maddesi uyarınca verilmiştir.
15. Ceza Dairesi         2013/25507 E.  ,  2016/2084 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında; TCK 155/2, 43, 62, 51, 52 mad gereğince mahkumiyet
    2- Sanık ... hakkında; TCK 155/2, 43, 51, 52 mad gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."nin yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün sorgusunda mahkemeye bildirdiği son adreste Tebligat Kanunu’nun 21/1 maddesine göre yapılan tebliğin usulsüz olduğu ve 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 311.maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme mercii Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğundan, sanığın öğrenme üzerine yaptığı temyiz isteminin süresinde olup, bu nedenle mahkemenin 12.03.2012 günlü temyiz talebinin reddine dair kararı ve sonraki işlemler yok hükmünde olup sanığın asıl hükme yönelik temyiz isteminin öğrenmekle süresinde yapıldığı kabul edilerek yapılan incelemede;
    Sanıklar ... ile ..."nin .... firmasında plasiyer olarak 2009 yılından beri çalıştıklarını, çalıştıkları süre içerisinde çeşitli işyerlerine mal satılmış gibi gösterip o işyerinin adını kullanarak irsaliye düzenleyip, şirketin parasını üzerilerine geçirmek suretiyle,sanık ..."nin 16.387,66 TL diğer sanık ..."nın ise 71.434,91 TL şirketi zarara uğrattıklarından bahisle katılan şirket yetkililerinin şikayetçi oldukları,.... C. Başsavcılığının 2010/1183 sayılı soruşturma dosyasında ise,sanıklar ... ile ..."nin bu kez şikayetçi olarak, ... firması adına müdür sıfatıyla çalışan ..."nın firmanın bütün hesaplarını kapatmak için, kendilerini korkutmak suretiyle, zorla senet imzalatıldığını, ayrıca kendi kesmedikleri faturalarında ... tarafından kesilerek kendileri aleyhine açık hesap oluşturulduğunu, iddia edilen hususları kabul etmediklerini, uhdesine para geçirenin ... olduğunu, ..."ninde bu işlerden haberdar olduğunu, ... ile beraber kendilerini tehdit etmeleri nedeniyle dosyada yer alan alacak senetlerini imzaladıklarından bahisle şikayetçi oldukları,her iki soruşturma evrakının aynı konu ile ilgili olduğu ve aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan bahisle birleştirilip 2010/1075 nolu dosya üzerinden soruşturmanın yürütüldüğü, sanıklar ... ile ..."nin imzalarının bulunduğu şirketin parasını üzerlerine geçirip şirkete açık çıkardıklarına dair belgedir ibareli yazılı evraklarının bulunduğu,sanıkların söz konusu evrakları inkar etmedikleri, ancak ... ve ..."nin tehditleri sonucunda imzaladıklarını, asıl açığı bu iki kişinin oluşturduğunu ifade ettikleri, yapılan bilirkişiye incelemesinde, alınan rapora göre, sahte irsaliye faturaları düzenlediği ile ilgili kesin kanaate ulaşmanın mümkün olmadığı, muhtelif mutabakat metni adı altında belgeler dosya içerisinde olsa da kanaate bilgi ve hesaba ulaşmanın mümkün olmadığının belirtildiği, tüm dosyadaki ifadelerden ve yazılı belgelerden şirket adına çalışan sanıklar ... ile ..."nin hizmet ve ticari ilişki nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
    Dosya kapsamına göre, sanıkların savunmaları ve katılanlar hakkındaki şikayetleri birlikte değerlendirildiğinde, sanıklar hakkında kanaat ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu bulunmadığı, mevcut raporun kanaat edinmeye elverişli olmadığı ve yetersiz olduğu, mahkemenin mahkumiyet gerekçesi olarak gösterdiği dosyada bulunan ve sanık ... tarafından imzalanarak düzenlenen belge içeriklerinin, sanıkların şikayetine konu edilerek, katılanların açığını kapatmaya yönelik olarak zorla imzalatıldığı iddiası karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; Katılan şirketin suç dönemine ait emanete alınan tüm yasal belge ve defterler üzerinde, yeniden denetime elverişli ve kapsamlı bilirkişi incelemesi yaptırılarak, sanık ..."ın olaydan bilgi sahibi olduğu ifade edilen şirketin şefi ... ile diğer çalışanlar ve mutabakat metinlerinde açık hesabın olduğu söylenilen büyük tutarda borçlu gösterilen müşterilerin bilgi ve görgüleri alındıktan sonra, tüm deliler birlikte değerlendirilerek, sanıkların hukuki durumlarının tayin ve tespiti gerekirken, eksik incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi