Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/17806 Esas 2020/7300 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17806
Karar No: 2020/7300
Karar Tarihi: 16.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/17806 Esas 2020/7300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkeme, kesinleşmeyen vasiyetnameye dayanarak mirasçılıktan yoksunluğun tespitinin istenmesinde davacıların hukuki yararlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacıların bu durumun belirlenmesine yönelik tespit davası açmalarında hukuki yarar bulunmamaktadır. Mirasçılıktan çıkarma ile ilgili kanun maddeleri (Türk Medeni Kanunu 510, 511, 512) mirasbırakanın, mirasçısını mirasçılıktan çıkarmasını düzenlemektedir. Mahkeme kararı bu kanun maddelerine uygun olarak verilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2016/17806 E.  ,  2020/7300 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.09.2014 gününde verilen dilekçe ile mirastan yoksunluğun tespiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın dava şartı yokluğundan davanın reddine dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, mirastan yoksunluğun tespiti istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, tarafların murisi ..."ın 14.11.2013 tarihinde vefat ettiğini, murisin Afşin Noterliğinde 16.09.2010 günlü ve 8606 yevmiye sayılı vasiyetnameyi düzenlediğini, Afşin Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/592 Esas, 2014/181 Karar sayılı kararı ile vasiyetnamenin okunarak açıldığının tespit edildiğini, murisin davalı ..."u mirasçılıktan çıkardığını belirterek; davalının yasal mirasçı olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, kesinleşmeyen vasiyetnameye dayanılarak mirasçılıktan yoksunluğun tespitinin istenmesinde davacıların hukuki yararlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı ... vekili temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun "mirasçılıktan çıkarma" başlıklı kısmının 510. maddesinde"1.Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse,
    2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse" mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir.
    511. maddesinde ise "Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz.
    Mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır.
    Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir." düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Aynı yasanın 512. maddesinde ise "Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir.
    Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer.
    Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur" düzenlemesi yer almaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta; mirasçılıktan çıkarmaya ilişkin muris tarafından yapılan ölüme bağlı tasarrufun varlığı halinde mirastan çıkarılanın veya diğer mirasçıların mirasçılık belgesi istemelerine yasal bir engel bulunmamaktadır. Mirasçılıktan çıkarılmaya itiraz etme hakkı mirastan çıkarılana ait olup, mirasçılıktan çıkarılmanın sebebini ispat yükü bundan yararlanan mirasçı veya vasiyet alacaklısına düşer ve bu davanın çıkarmadan yararlanan tüm mirasçılara yöneltilmesi gerekir. Davacıların bu durumun belirlenmesine yönelik tespit davası açmalarında hukuki yarar bulunmamaktadır. Mahkemece, açıklanan bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de hüküm sonucu esas bakımından usul ve kanuna uygun olduğundan HUMK’nın 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; hükmün gerekçesinin yukarıdaki şekilde DEĞİŞTİRİLEREK DÜZELTİLMİŞ bu gerekçe ile ONANMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,16.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.