Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3889 Esas 2020/4512 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3889
Karar No: 2020/4512
Karar Tarihi: 08.07.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3889 Esas 2020/4512 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, aracına davalının trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu maddi hasar oluştuğunu ve davacının takip başlattığını ancak davalının haksız şekilde itiraz ettiğini beyan etmiştir. Mahkeme, zamanaşımı dolayısıyla davayı reddetmiştir. Ancak, Yargıtay'ın bozma kararı sonrası yapılan yargılama sonucu, İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'ndeki itirazın kısmen iptali ile takibin devamına karar verilmiştir. Kararda zikredilen kanun maddeleri Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6100 Sayılı Kanun'un geçici 3/2 maddesi ve mülga 1086 Sayılı HUMK'nun 427. maddesidir. Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi 8 yıl zamanaşımı süresini öngörmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6100 Sayılı Kanun'un geçici 3/2 maddesi, temyiz kesinlik sınırını belirlemektedir. Mülga 1086 Sayılı HUMK'nun 427. maddesi ise kararların kesinleşme süresini düzenlemektedir.
17. Hukuk Dairesi         2018/3889 E.  ,  2020/4512 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davacıya ait araçta davalının trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu 4.362,18 TL maddi hasarının olduğunu, davacı şirketin İstanbul 13. İcra Müdürlüğü"nün 2011/13571 sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, ancak davalının haksız şekilde takibe itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; dava konusu kazanın 19/07/2008 tarihinde meydana gelmiş olduğunu, icra takibinin 03/08/2011 tarihinde başlatıldığını, davacının zararı öğrendiği halde 2 yıllık zamanaşımı süresini geçirdikten sonra takip başlattığını, ayrıca dava konusu kazada davacıya ait araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, zamanaşımı süresinin dolmuş olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18/04/2016 gün ve 2015/19465 Esas 2016/4889 karar sayılı ilamı ile "yaralanmalı bir trafik kazası olan olayda kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 66/1-e maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi 8 yılın uygulanabilir olmasına göre davanın süresinde açıldığı ve
    zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
    Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek davanın kısmen kabulü ile İstanbul 13. İcra Müdürlüğü"nün 2011/1357 sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin 1.308,65 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacağa 03/08/2011 tarihinden itibaren reeskont avans faizi uygulanmasına, icra İnkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 Sayılı HMK."nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2017 tarihinden itibaren 2.270,00 TL"ye çıkarılmıştır.
    Mahkemece itirazın kısmen iptali ile takibin 1.308,65 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacağa 03/08/2011 tarihinden itibaren reeskont avans faizi uygulanmasına hükmedilmiştir. Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davalı bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hükmün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 08/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.