Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2087
Karar No: 2019/4405
Karar Tarihi: 24.06.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/2087 Esas 2019/4405 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, taşınmazı Hazine adına olan tapu kaydının iptaline ve adına tescile karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, zilyedlik koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonucunda, davacının zilyedliğinde olmadığı gerekçesiyle reddedilen kısmın daha sonra 126 ada 90 parsel olarak Hazine adına tescil edildiği belirlenmiştir. Mahkemenin, davayı reddetmesinin doğru olmadığına karar verilmiştir. Davacının kullandığını iddia ettiği 90 sayılı parsel içindeki yerin tasarruf ve kullanım durumu belirlenmelidir. Davacının zilyedliğine dayandığına göre, tespit tarihinden 20 yıl öncesine ait memleket haritaları ve hava fotoğrafları taşınmaz ve çevresine uygulanarak, tasarruf ve kullanım durumu belirlenmelidir. 126 ada 90 parsel nolu taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: Zilyedlik koşullarının oluşması için; malik olma, iyi niyet, haklı sebep, mala hüküm ve tasarruf ile belirsiz süreli mülkiyet hakkı koşullarının gerçekleşmesi gerekmektedir (TMK madde 760, HMK madde 326).
20. Hukuk Dairesi         2019/2087 E.  ,  2019/4405 K.

    "İçtihat Metni"

    ........
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Gökbel köyü 126 ada 15 sayılı parselin ........... sayılı kararı neticesinde (A) harfi ile gösterilen 8029,95 m2 kısmının .......adına tapuya tesciline karar verildikten sonra ifrazen 126 ada 88, 89 ve 90 sayılı parsellere ayrılmış olup, ifrazen oluşan çekişmeli 126 ada 90 sayılı parsel, 501.18 m2 yüzölçümüyle Hazine adına tapuda kayıtlıdır.
    Davacı, 16/07/2013 tarihli dilekçesiyle, taşınmazı ....... devraldığını, eklemeli olarak 20 yıldan fazla kullanıldığını ileri sürerek, Hazine adına olan tapu kaydının iptaline ve adına tescile karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, zilyedlik koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24.02.2015 tarih, 2014/7677- 2015/859 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında: ""Mahkemece, her ne kadar mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile dava konusu taşınmazı 40 yıl .... 15 yıldır da davacının kullanmış olduğu belirtilmiş ise de dava konusu taşınmazın ..... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/193- 2012/77 sayılı dosyasında ...... tarafından dava konusu edildiği, mahkeme hükmünde 126 ada 15 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişi........ tarafından düzenlenen 13/01/2012 havale tarihli rapor ve eki krokisinde (A) harfi ile gösterilen 8029,95 m2 kısmının tapusunun iptaline, fazlaya ilişkin talebin ise, zilyetlik koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verildiği, reddedilen kısmın daha sonra 126 ada 90 parsel olarak Hazine adına tescil edildiği belirlenerek subut bulunmayan davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir.
    Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın geldisini oluşturan 126 ada 15 sayılı parsel, orman kadastrosunun kesinleşmesi sonucu 01.04.1991 tarih ve 440 yevmiye ile 3028 Hektar 8700 m2 yüzölçümüyle orman niteliğinde tapuya tescil edilen 122 parselde (yenileme ile 128 ada 1 parsel) yapılan 2/B uygulaması ve ifraz sonucu oluşmuş ise de, aslında taşınmazın baştan beri orman kadastro sınırları dışında olduğu ve dolayısıyla 2. madde uygulamasına konu edilmesinin hukuken mümkün olmadığı gerekçe yapılarak mahkemenin 2010/193 sayılı dosyasının davacısı...... yönünden zilyetlik koşullarının oluştuğu kabul edilerek davacı adına tesciline, fazlaya ilişkin kısmın reddine karar verilmiş olduğuna ve hükmün temyizen incelenmesi sonucu dairenin 28/02/2013 gün ve 2012/8228 sayılı kararıyla onandığına göre, belirlenen bu olgular karşısında mahkemenin davayı reddi doğru görülmemiştir.
    .....

    Sonuç olarak; davacı ..."nin kullandığını iddia ettiği 90 sayılı parsel içindeki yerin 2010/193 sayılı dosyada reddedilme gerekçesi, zilyedlik koşullarının oluşmaması değil, davacının zilyedliğinde olmamasındandır ve bu husus, taşınmazı ..... devredenlerin de kabulündedir. Somut olayımızda ise davacı ....... devralma sebebine ve eklemeli zilyedliğe dayandığına göre, mahkemece bu konu araştırılmalı, tespit tarihinden 20 yıl öncesine, (1980"li yıllara) ait memleket haritaları ve hava fotoğrafları taşınmaz ve çevresine uygulanarak, tasarruf ve kullanım durumu belirlenmeli, ziraat uzmanından bu konuda rapor alınmalı, öncesi çekişmeli taşınmaz ile aynı durumda olan komşu 89 parselin ........ adına tesciline ilişkin olan asliye hukuk mahkemesinin 2012/644 sayılı dosyasının temyiz sonucu araştırılmalı, 90 parsel içinde davacının kullandığını bildirdiği yer hakkında bu şekilde elde edilecek delillere göre karar verilmesi"" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile 126 ada 90 parsel nolu taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 1975 yılında yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu 29.12.1998 tarihinde kesinleşmiştir.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 24/06/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi