17. Hukuk Dairesi 2019/2715 E. , 2020/4511 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat alacağına dayanan itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen yerel mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi’nce verilen istinaf talebinin esastan kabulüne ilişkin kararının Yargıtay"ca incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı ... şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı, davalının maliki olduğu aracın, dava dışı alkollü sürücüsü ..."ün sevk ve idaresinde iken karıştığı tek taraflı kaza sonucu, ambulansta yolcu konumunda bulunan ..."nun hayatını kaybettiğini, kazada vefat eden ... mirasçılarına Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2009/815 Esas ve 2010/515 Karar sayılı ilamı ile 150.000,00 TL ödenmesine karar verildiğini, hükmedilen bu bedelin tahsili için Ankara 3.İcra Dairesi"nin 2010/1910 nolu dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını ve icra dosyasına toplam 193.520,40 TL"nin 05/11/2010 tarihinde ödendiğini, bu kez ödenen bedelin rücuen tahsili amacıyla
davalı sigortalı aleyhine Yalvaç İcra Dairesi"nin 2016/114 nolu dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek itirazının iptali ile asıl alacağın %20"si oranında icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; olay günü ambulans sürücüsü ..."ün iddia edildiği gibi alkollü olmadığını (alkol oranının 0,009 promil olduğu) ve kazanın alkol etkisindeyken meydana gelmediğini, bu hususun zarar gören ambulans sebebiyle Allianz Sigorta A.Ş. ve ..."e karşı açmış oldukları alacak davasında (Yalvaç Asliye Hukuk 2010/177 Esas ve 2016/211 karar sayılı) ve ceza davasında belirlendiğini, davacı tarafından da yukarıda izah edilen dosyanın kararındaki hususları bildiğinden yola çıkılırsa rücu yolunu seçip icraya başvurmasının kötü niyetinin göstergesi olduğunu, haksız ve hukuksuz bir rücuya dayanılarak açılmış bulunan takipte kötü niyetli olduğu aşikar olan davacının mesnetsiz davasının reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20"sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, sigortalıya rücu şartları oluşmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine, davacının araç sürücüsünün alkolsüz olduğunu bilebilecek durumda olduğu, takibin haksız ve kötü niyetli olarak başlatılmış olduğu gerekçesiyle asıl alacağın %20"si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiş, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b-2 maddesi gereğince Yalvaç Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/11/2017 tarih ve 2016/241 Esas, 2017/570 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın reddine ve şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir
yön olmadığı gibi, HMK"nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalıdan harç alınmamasına 08/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.