Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/5500 Esas 2014/675 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/5500
Karar No: 2014/675
Karar Tarihi: 16.01.2014

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/5500 Esas 2014/675 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyet kararını incelemiş ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarını reddetmiştir. Ancak, mağdurun raporunda belirtilen durumun yeterli araştırılmadığı ve iş güvenliği uzmanlarından oluşacak bir bilirkişi heyeti raporu alınmadığı gerekçesiyle karar bozulmuştur. Ayrıca, sanık hakkında tayin edilen para cezasının adli para cezasına çevrilmesi ve taksitlendirilmesine karar verilirken kanun maddesi gösterilmemiştir. Kararda, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri detaylı olarak açıklanmamıştır.
12. Ceza Dairesi         2013/5500 E.  ,  2014/675 K.

    "İçtihat Metni"


    Tebliğname no : 12 - 2011/362978
    Mahkemesi : Tortum Sulh Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 05/04/2011
    Numarası : 2009/21-2011/128
    Suç : Taksirle yaralama

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    17.04.2009 tarihli duruşmada istinabe yoluyla beyanına başvurulan tanık H.. K.. ve tanık E.. K..’ın ayrı ayrı huzura alınıp, yeminlerinin yaptırılması karşısında, birlikte dinlenilmek suretiyle CMK"nın 52/1 ve 54/1. maddelerine aykırı olarak tanıkların dinlenildiği hususundaki tebliğnamedeki (1) nolu bozma düşüncesine; sanığın 29.05.2009 tarihli duruşmada talimatla alınan ifadesinde, ifadesinin esas mahkeme huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulmaması suretiyle CMK’nın 196/2.maddesine aykırı davranılması sonuca etkili olmadığından tebliğnamedeki (2) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Katılan hakkında Erzurum Palandöken Devlet Hastanesi Adli Tıp Uzmanı tarafından düzenlenen 23.01.2009 tarihli adli rapor içeriğinde, , mevcut yaralanmanın kişinin yaşamını tehlikeye sokmadığı, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceğinin ve hayat fonksiyonlarına etkisi ağır 4 derecede kemik kırığı oluşturduğunun belirtildiği, duyu ve organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflaması ve yitirilmesi yönünden değerlendirmenin olay tarihinden 6 ay sonra yapılacak muayene ile değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmesine karşın; Adli Tıp Kurumundan taksirle yaralama fiilinin mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ve yitirilmesine neden olup olmadığı hususunda rapor aldırılıp sonuca göre sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Olay günü sanığın müteahhitliğini yaptığı hastane inşaatında, inşaatın elektrik işlerini üstlenen H.. K..’nın işe aldığı katılanın asansör boşluğundan düşerek yaralandığı olayda; asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı bina inşaatında iş güvenliğinin sağlanmasından alt işveren ile birlikte sorumlu olduğu göz önüne alınarak , inşaatta gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınması ile denetim ve gözetim görevlerini yerine getirmede sanığın, mağdurun ve alt işverenin kusurunun bulunup bulunmadığının, kusurlu iseler derecelerinin tam olarak belirlenmesi açısından iş güvenliği uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yetersiz tek kişilik bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanık hakkında tayin olunan gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında ve bir gün karşılığı miktar belirlenirken ve sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının taksitlendirilmesine karar verilirken uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6 maddesine muhalefet edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.