MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık (değişen suç vasfına göre hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak)
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında; TCK"nın 155/2, 43/1, 62, 52/2-4, 53 maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 6.240 TL adli para cezası
2-Diğer sanıklar hakkında; beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ..."nın sorumlusu olduğu... Ltd.Şti"nde çalışan sanık ..."un pompacı olarak çalıştığı dönemde, iş yerinde bulunan pos cihazının gün sonu raporunda, o gün içerisinde yapılan para çekme işlemlerini göstermesine rağmen, aynı para çekme işleminin iptaline ilişkin işlemleri göstermediğini fark ederek, 13/11/2007 - 25/03/2008 tarihleri arasında kendisinin ve kız kardeşi sanık ..."nin kredi kartları ile temyiz dışı sanık ..."nin yardımı ve aracılığıyla arkadaş çevresinde bulunan diğer sanıklardan temin ettikleri kredi kartlarını kullanarak, pos cihazından satış işlemi yapıp hemen ardından işlemi iptal ederek cihazdan çıkan satış belgelerini saklayıp iptal belgelerini ise ortadan kaldırdığı, bu şekilde nakit satışlarından elde ettiği toplam 12.367 TL"yi mal edinip yerine iptal edilen satışlara ilişkin satış belgelerini koyarak eylemlerini gizlemek suretiyle, sanıkların kendilerine haksız menfaat sağladıklarının iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılan beyanlarına, bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre; beraatine karar verilen sanıkların, sanık ..."ın eylemine bilerek katıldıkları yönünde savunmalarının aksine her türlü şüpheden uzak somut ve yeterli delil elde edilemediği gerekçesi ile beraatlerine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Oluşa, sanık savunmalarına, katılan beyanlarına, bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ..."ın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.