
Esas No: 2018/11070
Karar No: 2019/4006
Karar Tarihi: 27.02.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/11070 Esas 2019/4006 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) 5271 sayılı CMK"nin 231/5. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, CMK"nin 231/11. maddesi gereğince, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanabilmesi için, usulüne uygun çağrı kağıdı tebliğine rağmen duruşmaya gelmediği takdirde, yokluğunda karar verileceği meşruhatını içeren davetiye ile sanığın duruşmaya çağrılması gerektiği, dosyanın incelenmesinde, her ne kadar duruşma gününü bildirir çağrı kağıdı sanığa tebliğe çıkmış ise de; tebliğ edilemeden iade edildiği ve ayrıca yokluğunda karar verilebileceği meşruhatının da bulunmadığı anlaşılmakla, sanık usulüne uygun şekilde duruşmadan haberdar edilmeden hükmün açıklanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
2) 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesine göre, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında, açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nin 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesi,
3) Mağdurun yüzünde sabit iz meydana gelecek şekilde yaralandığı olayda, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama niteliğindeki yüzde sabit izin, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği gözetilmeden, sanık hakkında temel cezanın 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi yerine 86/2. maddesi gereğince belirlenmesi,
4) Mağdurun aşamalardaki istikrarlı beyanları, bununla uyumlu adli rapor içeriği, tanık anlatımı ve sanığın ikrarı karşısında, sanığın ahşap masa çekmecesi ile mağdurun yüzüne vurarak sabit ize neden olacak şekilde yaraladığının mahkemece de kabul edildiği olayda, suçta kullanılan ahşap masa çekmecesinin, fiilen saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile, doğurduğu sonuç itibariyle fiilen saldırıda kullanılmaya elverişli olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nin 6. maddesinin 1/f-4. bendi kapsamına giren silah niteliğinde olduğu, bu nedenle sanık hakkında TCK"nin 86/3-e maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayini,
5) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas - 2017/247 sayılı kararı gereğince, sanığa TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunma hakkı verilmesi ve TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c maddeleri gereğince belirlenen hapis cezasının 5 yıldan az olması halinde, TCK"nin 87/1-c-son maddesi gereğince cezanın 5 yıla çıkartılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
6) Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, mağdurdan kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturduğu kabul edilen söz ve davranışların ulaştığı boyut da dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi gereğince asgari oranda (1/4) indirim yapılması gerekirken, daha vahim olaylarda uygulama olanağı bulunan (3/4) oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
7) 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 324/4. maddesi gereğince terkin tutarı altında kalan yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 27.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.