Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/28781 Esas 2016/2016 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/28781
Karar No: 2016/2016
Karar Tarihi: 23.02.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/28781 Esas 2016/2016 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, işvereni olan mobilya imalathanesinde işçi olarak çalıştığı dönemde çeşitli kişilerden aldığı paraları kendisine mal ederek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Mahkeme, sanığın suçlu olduğuna karar vermiş ve TCK'nin 155/2, 43/1, 52/2, 53 ve 62. maddeleri gereğince cezalandırılmıştır. Ancak, mahkemenin 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin verdiği karar kanuna aykırıdır ve hükmün düzeltilerek onanması gerekmektedir. Kanunun 53/1-c maddesi, sadece kendi altsoyu üzerindeki haklardan yoksun bırakılma hakkı tanırken, mahkeme bu hakkı altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde uygulamıştır. Hükmün düzeltilerek 5237 sayılı TCK'nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına hükmedilmesi gerekmektedir.
15. Ceza Dairesi         2013/28781 E.  ,  2016/2016 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Sanık hakkında TCK"nın 155/2, 43/1, 52/2, 53 ve 62. Maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Mağdur ....’e ait olan mobilya imalathanesinde işçi olarak çalışan sanık ...’ın, farklı zamanlarda çeşitli işlerini gördüğü .... isimli şahıstan 520 TL, ..... isimli şahıstan 100 TL ve ... isimli şahıstan 200 TL aldığı, işyeri sahibine gereken bu paraları kendisine mal edinmek suretiyle üzerine atılı suçu işlediği, sanık ikrarı, mağdur ve tanık beyanından anlaşılmakla, eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde aşağıda belirtilen neden dışında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delilere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak, oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre sanığın verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna dair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin 1. fıkrasının “c” bendinde yer alan haklardan, sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c. maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden sanık hakkında kurulan hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın “c” bendinde yer alan, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına" denilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.