Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6501
Karar No: 2016/4879
Karar Tarihi: 19.04.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6501 Esas 2016/4879 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, başka bir kişiden aldığı kimyasal maddeyi kendi sorumlu olduğu işyerine boşalttırmıştır. Devriye gezen kolluk görevlileri tarafından olayın ortaya çıkarılması sonucu, sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğine ve mahkemece TCK'nın 155/2, 39/1,2-c, 35/2, 50/1-a ve 52 maddeleri uyarınca 1.500 TL ve 160 TL adli para cezasına çarptırıldığı belirtilmiştir.
Ancak, sanığın temyiz itirazlarına yönelik olarak, 1) bir kişiyi suça teşvik etme kapsamında uygulanması gereken TCK'nın 37. maddesi yerine, 39. madde uygulamasının yanlış olduğu, 2) adli para cezalarında hapis cezasının alt sınırından tayin edilmesi koşuluyla, adli para cezasının da alt sınırından tayin edilmesi gerektiği yönünde bir zorunluluğun bulunmadığı halde, adli para cezasının alt sınırının üzerinde 30 gün olarak tayin edildiği, 3) adli para cezasının tayininde 15 gün yerine 8 gün uygulandığı ve fazla ceza tayininin yapıldığı, 4) sanığa önce teşebbüs suçlaması için hüküm verilmesi gerektiği halde iştirak suçlaması için hüküm verildiği kaydedilmiştir.
Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur. Sanığın temyiz itirazlarına yer verilerek, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddelerinin detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmesi istenmiştir.
23. Ceza Dairesi         2015/6501 E.  ,  2016/4879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 39/1,2-c, 35/2, 50/1-a, 52 uyarınca 1.500 TL ve 160 TL adli para cezası

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."in; temyiz dışı sanık ..."ın ..."dan aldığı ve ..."e götürerek teslim etmesi gereken kimyasal maddeyi ..."da kendi sorumlu olduğu işyerine boşalttırırken, devriye gezen kolluk görevlileri tarafından olayın ortaya çıkarıldığı iddia ve kabul edilen olayda; katılan ve tanık beyanları, sanığın inkar içerikli savunması ve temyiz dışı sanıkların savunmaları ile oluş birlikte değerlendirildiğinde eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1)Sanık ..."in baştan beri temyiz dışı sanık ..."ı söz konusu eylemi gerçekleştirmesi konusunda yönlendirdiği ve eyleme bu şekilde iştirak ettiği dikkate alındığında; TCK"nın 37. maddesi anlamında uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden TCK"nın 39. maddesinin uygulanması,
    2)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E.,2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamasına rağmen, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
    3) TCK"nın 155/2, 39/1,2-c maddeleri uyarınca belirlenen 15 gün adli para cezasından anılan Kanun"un 35/2. maddesi gereğince 1/2 oranında indirim yapılırken 7 gün yerine 8 gün adli para cezasına ve neticeten 140 TL yerine 160 TL adli para cezasına hükmolunmak suretiyle fazla ceza tayini,
    4) Sanık hakkında hüküm kurulurken önce TCK"nın teşebbüse ilişkin 35/2. maddesinin sonrasında ise iştiraka ilişkin 39. maddesinin uygulanması gerekirken tam tersi uygulanmak suretiyle aynı Kanun"un 61/5. maddesine muhalefet edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 19/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi