20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2292 Karar No: 2014/4677 Karar Tarihi: 17.04.2014
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/2292 Esas 2014/4677 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/2292 E. , 2014/4677 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...Köyü 148 ada 1 parsel sayılı 6939,18 m² yüzölçümündeki taşınmaz, zilyetlikle iktisap edilebilen yerlerden olduğu, ancak, zilyedinin kimler olduğu muhtar ve bilirkişilerce bilinmediği gerekçesiyle davalı ... adına tarla niteliğiyle tesbit edilmiştir. Davacı gerçek kişiler, dava konusu taşınmazı 22.09.1994 tarihli köy senedi ile taşınmazın önceki zilyedi ...’dan altmışmilyon lira bedelle S.S. ... Konut ve Yapı Kooperatifi adına satın alındığını, sonrasında ise 04.10.2003 tarihinde kooperatifçe çekişmeli taşınmazın kendilerine satıldığı iddiasıyla, eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın 1/2 hisse oranında adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu ...Köyü 148 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hisse oranında hisseli olarak davacı gerçek kişiler adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi"nin 2012/2020-7857 E. K. sayılı kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece çekişmeli 148 ada 1 parsel sayılı taşınmazın üzerinde davacı gerçek kişiler yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek çekişmeli taşınmazın davacı gerçek kişiler adına tesciline karar verilmişse de, verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki, çekişmeli 148 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dört tarafı 101 ada 1 sayılı orman parseli ile çevrili olup taşınmaz orman içi açıklık niteliğindedir. "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı öngörülmüştür. 6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı gerçek kişilerin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır. ” denilmiştir. Bozmaya uyularak mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1965 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 8 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 1977 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2. maddeuygulaması ile 8 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 1985 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp 14.09.1989 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 17/04/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.