15. Hukuk Dairesi 2017/320 E. , 2018/3224 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, sipariş üzerine biber salçası ve közlenmiş biber üretimine ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davacı iş sahibi davalı ise yüklenici konumundadır. Davacı taraf davada; davalı ile aralarında 2009 yılından bu yana tarım ürünlerinin fason üretimi konusunda ticari ilişki bulunduğunu, 2011 yılı Ağustos ayında 157.383 adet biber salçası ve közlenmiş biber sipariş verildiğini bedel olarak 329.161,42 TL çekle ödeme yapıldığını, davalının 132.833 adet biber salçası ve közlenmiş biber teslim ettiğini kararlaştırılan miktara göre 41.178,17 TL alacağı kaldığını, davalı tarafın kendileri tarafından gönderilen etiketleri, müvekkilinin izni ve onayı olmadan, müvekkilinin çalışmış olduğu matbada 64.000 adet bastırarak müvekkilinin müşterilerine satış yaparak haksız rekabette bulunduğunu ve bu kapsamda müvekkilinin 5.500 euro zararı oluştuğunu, yine davalının teslim etmesi gereken tarihte ürünleri teslim etmemesi nedeniyle yeni ürün yaptırdığını ve 12.591,57 TL zararı oluştuğunu ürünlere yapıştırılması için teslim edilen 33.800 adet etiketin iade edilmemesinden 2.200,00 TL zararı oluştuğunu belirterek 4 kalem altındaki alacak istemlerinin kabulüyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı taraf ise; davacının sipariş edip teslim almadığı bir ürün bulunmadığını aksine davacıya 35.000,00 TL bedelle satılması kararlaştırılan fasulye uç ve boy kesme makinası ile fasulye dilimleme makinasının bedelinin ödenmediğini, yapılan satışlar nedeniyle ihraç kayıtlı satış olmasından kaynaklanan KDV alacakları olduğunu, etiketlere ilişkin taleplerin mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiş, karşı dava olarak da fasulye kesme ve dilimleme makinası bedelinden kaynaklanan 19.855,20 TL ile bu makinanın 18.05.2011 tarihden itibarın kullanılması nedeniyle bu tarihten itibaren aylık 1.000,00 TL olmak üzere kira bedelinin tespit edilerek tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince asıl davanın sübut bulmadığından reddine, karşı davanın ise açılmamış sayılmasına karar verilmiş, verilen karar davacı-karşı davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-karşı davalı vekilinin asıl dava yönünden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Asıl dava yönünden diğer temyiz itirazlarına gelince; taraflar arasında ihtilâfa konu hukuki ilişkinin bulunduğu tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 355 ve devamı maddeleri gereğince eser sözleşmesi ilişkisi bulunmaktadır. Eser bedelinin belirlenmesinde ve bedelinin ödenmesinden uyuşmazlık bulunmayıp, teslim hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı iş sahibi davalıya 157.383 adet biber salçası ve közlenmiş biber bedeli olarak 329.161,42 TL ödeme yapıldığını ancak yapılan ödeme ve belirlenen bedelle teslim edilmesi gereken 41.178,17 TL"lik ürünün teslim edilmediğini iddia ederken, davalı taraf cevap dilekçesinde teslim yükümlülüğünü yerine getirdiğini iddia etmektedir. 818 sayılı Yasa"nın 364. maddesi gereğince teslim yükümlülüğü yükleniciye ait olup, bu madde gereğince ispat külfeti davalıda olup genel ispat hükümleri gereğince de teslim yükümlülüğünü yerine getirdiğini iddia eden davalının bu iddiasını ispat etmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar dikkate alınarak değerlendirme yapılarak aralarındaki sözleşme ilişkisi gereğince belirlenen birim fiyatları ile davalı yüklenicinin teslim etmediği ürünlerin bedeli tespit edilerek bu miktarın hüküm altına alınması ve yine davacı iş sahibi tarafıntan üretilecek ürünlerde kullanmak üzere teslim edilen etiketlerin kullanıldığı veya iade edildiği yönündeki ispat külfetinin de davalıya ait olduğu dikkate alınarak teslim edilmeyen ve kullanılmayan etiket bedellerinin değerlendirilerek bu hususta alanında uzman bir bilirkişiden rapor alınarak, asıl alacak talepleri yönünden sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken sadece cari hesap ilişkisi gözönünde bulundurularak konusunda uzman olmayan ve tarafların iddialarını değerlendirmeyen bilirkişiden rapor alınarak ispat külfeti de yer değiştirilerek hüküm tesisinin doğru olmadığı anlaşılmıştır. Tüm bu hususlar dikkate alınarak mahkemece konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.
3-Karşı davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği halde vekille temsil edilen karşı davada davalı karşı davacı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemiş olması da bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalının asıl dava yönünden sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca asıl dava yönünden davacı-karşı davalının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı-karşı davalı yararına, 3. bent uyarınca karşı dava yönünden, davalı-karşı davacının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince alınması gereken 114,30 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.