Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26085
Karar No: 2016/1994
Karar Tarihi: 23.02.2016

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26085 Esas 2016/1994 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sigorta acenteliği yapan sanık, bir kaza sonrası sigorta şirketi ile işlemleri yürütmek için vekalet veren kişilerden alınan parayı, geri vermemiş ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiş. Mahkeme, TCK'nın 155/2, 52/2-4, 53 ve 58. maddeleri gereği sanığın mahkumiyeti yönünde karar vermiş. Ancak, hükmün gerekçe kısmında adli para cezasının alt sınırın üzerinde belirlenmesi isabetsizlik olmuş. Kanuna aykırılık nedeniyle, 1412 sayılı CMUK'ın 321. maddesi uyarınca hüküm BOZULMUŞ ve yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunmuştur. Bu sebeple, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkarılıp yerine, “TCK'nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜ
15. Ceza Dairesi         2013/26085 E.  ,  2016/1994 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52/2-4, 53 ve 58. Maddeleri gereğince mahkumiyet

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sigorta acenteliği yapan sanığın, .... Sigorta Aracılık Hizmetleri adlı işyerinin olduğu, katılanların, babalarının 2008 yılında geçirmiş olduğu trafik kazası neticesi kaza ile ilgili sigortadan para almak amacıyla, sanığın acenteliğini yaptığı sigorta şirketi ile işlemleri yürütmesi için sanığa vekalet verdikleri, gerekli belgeleri ve vekaleti alan sanığın, 07/05/2009 tarihinde sigorta şirketinden 14.936.00 TL"yi katılanlar adına tahsil etmesine rağmen, bu parayı katılanlara teslim etmediği anlaşılmakla; eylemin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında aşağıdaki bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Hükmün gerekçe kısmında, TCK"nın 155/2. maddesi gereğince adli para cezası belirlenirken, katılanlara verilen zarar miktarı gerekçe gösterilerek adli gün para cezasının alt sınırın üzerinde belirlenmesi karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi