Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26101 Esas 2016/1968 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26101
Karar No: 2016/1968
Karar Tarihi: 23.02.2016

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26101 Esas 2016/1968 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılandığı davada, çeklerin karşılıksız kalması sonucu banka tarafından çeklere karşılıksız kaşesi vurulduğu ve sanıkların çekleri kasa sakladığı belirtilmiştir. Sanık ... ise çeklerin karşılıksız olduğunu öğrendikten sonra en azından bedellerini alabilmek için çekleri eşine vermiştir. Sanık ...'nın eşi diğer sanık ... ise çeklerin bankanın sorumluluğunda olan kısmının ödenmesi için dilekçe vermiştir. Ancak, sanıkların suç işlediği iddiası mahkemece kabul edilmemiş ve beraat hükümleri verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu, 157. Maddesi: Nitelikli dolandırıcılık
- Türk Ceza Kanunu, 204. Maddesi: Resmi belgede sahtecilik
15. Ceza Dairesi         2013/26101 E.  ,  2016/1968 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat

    Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraate ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suça konu çeklerin ticari ilişki nedeniyle sanıklardan ..."e müşterileri tarafından verildiği, bir kısmının 2004 yılında, bir kısmının 2006 yılında, bir adedinin 2008 ve bir adedin de 2009 yılında değişik banka şubelerine ibraz edildiği, fakat karşılığının olmaması nedeniyle çeklere banka tarafından karşılıksız kaşesi vurulduğu, karşılıksız olduğundan bedellerinin tahsil edilememesi nedeniyle sanık ... tarafından kasada saklandığı, bu sırada sanık ..."nın karşılıksız olan her çek yaprağı için bankanın belirli bir miktarda ödeme yaptığını duyması üzerine en azından bu bedeli bankadan alabilmek için söz konusu çekleri eşine verdiği, ...."nın eşi olan diğer sanık ... tarafından 03.02.2010 tarihinde dilekçe ile söz konusu çeklerin bankanın sorumluluğunda olan kısmının kendilerine ödenmesi için .... Şubesine aynı tarihli dilekçeyi sunduğu, banka tarafından yapılan incelemede sanık ..."ye kendi cirosunun olmaması nedeniyle ödeme yapılamayacağı, bu nedenle arkasını ciro etmesi gerektiği söylenmesi üzerine sanık tarafından çeklerin arkasında boş olan yerlere ismini yazıp imzalamak suretiyle ciro edildiği ve şubeye teslim edildiği, banka tarafından sanık ..."ye iki gün sonra gelmesinin söylendiği, bu sırada banka tarafından yapılan incelemede söz konusu çeklerin daha önceden bankaya ibraz edildiği ve karşılıksız olması nedeniyle karşılıksız kaşelerinin vurulduğunun ve söz konusu ciro silsilesinde sanık ..."nin cirosunun bulunmadığının tespit edildiği, sanıkların bu şekilde üzerlerine atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamına göre sanıklar hakkında verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükümlerinin kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.