14. Hukuk Dairesi 2020/1390 E. , 2020/7283 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.10.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve Çukurova Belediyesi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, imar düzenlemesi işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı ... vekili; ... Köyü 1247 (275) parsel sayılı taşınmazın mülkiyeti Hazineye ait iken davalı ... Belediyesi tarafından 37 nolu imar düzenlemesine tabi tutulduğunu ve sonrasında da davalı ... Belediyesi tarafından şuyulandırıldığını ve bu uygulamalar sonucunda çekişmeli 1247 sayılı parsele isabet eden kısımda park alanı oluşturulduğunu; ancak anılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek; öncesinde Hazine"ye ait olan 1247 parsel sayılı taşınmazın park alanına isabet eden 414 metrekarelik kısmının ihyası ile kök parsele dönüştürülmek suretiyle Hazine adına tescilini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine dair ilk karar Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 11.04.2013 tarih, 2013/4210E. - 5384 K. sayılı ilamı ile "...ihyası istenen 1247 (275) sayılı kök parselinin imar uygulaması ile vasfı değiştirilip yeşil alana ayrılmış ve taşınmaz sicil dışı bırakılmış olsa dahi, imar işleminin İdari Yargıda iptal edilmesiyle, işlemin kapsadığı tüm uygulamalar iptal edilmiş sayılacağından, taşınmazın yeşil alanda kalmasının sonuca bir etkisinin bulunmadığı..." gerekçesiyle bozulmuştur,
Mahkemece, bozma ilamına uyularak "davalı ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar bakımından davanın kabulüne" dair verilen ikinci karar aynı Dairece bu kez "...sicil kaydının iptaline karar verilen 5542 ada 18 nolu imar parselinin malikinin ... olduğu ve bu kişinin de dosyada taraf olarak yer almadığı görülmektedir. Hal böyle olunca, 5542 ada 18 parsel sayılı taşınmazın malikinin davada yer almasının sağlanması ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir..." şeklindeki gerekçeyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda "Dava konusu taşınmazın 775 sayılı Yasanın 3/2. maddesinde öngörülen belediyeye devri gereken taşınmazlardan olduğu, davacının mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı" gerekçesiyle, "Davanın reddine" dair verilen üçüncü karar ise bu kez Dairemizin 19.06.2017 tarih, 2015/18550 Esas - 2017/5219 Karar sayılı ilamı ile ‘’... Dava konusu ihyası talep edilen 1247 parsel sayılı taşınmazın ihdasen Hazine adına kaydedilerek, farklı bir ifadeyle mülkiyeti kayden Hazineye ait iken imar uygulamasına tabi tutulduğu tartışmasızdır. Davadaki istek de anılan ihdas parselinin ihyasına yöneliktir. O halde, somut olayda 775 sayılı Yasanın mülga 3. maddesinin uygulama yeri yoktur. Dava konusu 1247 sayılı parselle davacı Hazinenin mülkiyet ilişkisi açık olup, mahkemece yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir…’’ gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davalı ... Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar Adana Büyükşehir Belediyesi vekili ile Çukurova Belediyesi vekili temyiz etmiştir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar Adana Büyükşehir Belediyesi vekili ile Çukurova Belediyesi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.