1. Hukuk Dairesi 2013/8338 E. , 2013/11015 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar ve karşı davalılar; kayden paylı mülkiyet üzere malik oldukları 142 ada 3 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünde 1999 yılında davalılardan ...A.Ş lehine 12 yıl süreli intifa hakkı kurulduğunu, diğer davalı ...’nun ise ...’le yaptığı bayilik sözleşmesine istinaden taşınmazı ...... istasyonu niteliği ile kullandığını, Rekabet Kurulu Başkanlığı, Danıştay ve Yargıtay kararlarıyla akaryakıt istasyonlarında intifa süresinin 18.09.2005 tarihinden itibaren 5 yıl olarak belirlendiğini, tapuda beş yılı aşan intifa hakkının yolsuz ve geçersiz sayıldığını, ...lehine tesis edilen intifa hakkının 18.09.2010 tarihinde tapuda terkin edildiğini, davalılardan taşınmazı tahliye etmelerini istedikleri halde halen teslimin gerçekleşmediğini ileri sürerek el atmanın önlenmesi isteğinde bulunmuşlardır.
Davalı ...Ş; intifa hakkının 18.09.2010 tarihinde tapudan terkin edildiğini, o tarihten bu yana taşınmazda kullanımlarının bulunmadığını, diğer davalının çekişmeli yeri kendi ad ve hesabına ...bayi olarak kullandığını, şirketlerinin fiili kullanımı bulunmadığını belirterek aleyhlerine açılan davanın pasif sıfat yokluğu yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.
Karşı davacı ve davalı; 07.05.1999 tarihinde ...lehine 12 yıl süre ile intifa hakkı kurulduğunu, 07.05.1999 tarihinde ...ile imzaladığı 12 yıl süreli bayilik sözleşmesi uyarınca taşınmazı kullandığını, intifa hakkı ve bayilik sözleşmesinin süresi dolmadan el atmanın önlenmesi davası açılamayacağını belirterek, taşınmaza yaptığı giderlere karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 150.000,00 TL tazminatın davacılar ve karşı davalılardan alınması isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece, davalıların el atmalarının önlenmesine ilişkin verilen kararın süresinde davalılar tarafından temyizi üzerine Dairenin 04.07.2012 gün 2012/6507Esas-2012/8359 Karar sayılı ilamıyla “İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu bu tür bir davada, 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın el atılan yerin değerinden (4.3.1953 tarih 10/2 sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı, dava dilekçesinde el atıldığı iddia edilen yerle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle keşfen belirlenecek değer üzerinden nispi tarifeye göre harcın tamamlatılarak işin esasına girilmesi, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma kararı uyarınca işlem yapılarak davacıların ve karşı davalıların davalarının kabulüne, davalıların el atmalarının önlenmesine karar verilmiştir.
Karar, karşı davacı-davalı ... ve davalı ...Ş. tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... "nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
1- Hüküm karşı davacı ve davalı ... vekiline 03.4.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise 19.04.2013 günü verilmiştir.
Tebliğ günü ile temyiz tarihi arasında 15 günden fazla süre bulunduğundan ... vekilinin temyiz isteğinin 6100 sayılı HMK’nin geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nin 432/4 maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Davalı ...nin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle çapa değer verilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacının, el atmanın önlenmesi isteğiyle dava açtığı, kal isteği bulunmadığı halde el atılan yerin değeri üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken el atılan yerin değeri ile üzerinde bulunan muhdesatın değeri toplamı üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasında yer alan 2. ve 4. bentlerinin tamamen hükümden çıkarılarak, yerine 2. bent olarak “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca (çekişmeli yerin zemin değeri olan 2.000.0000 TL üzerinden) hesaplanan 136.620TL nisbi harçtan peşin alınan 18,40 TL ve tamamlanan 38.685,50 TL harç indirilerek kalan 97.916 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına" yazılmasına, 4. bent olarak "Davacılar kendilerini vekil aracılığıyla temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 71.550TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine" ibarelerinin yazılmasına, davalı ...Ş."nin bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nın 436/2. (6100 sayılı HMK"nun 370/2. md.) maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.