15. Hukuk Dairesi 2021/732 E. , 2021/1759 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R -
Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 23/12/2017 tarihinde yapılan 2016 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlara muhalefet şerhi koyarak ret oyu verdiğini, alınan kararlarda arsa ve tapu gideri olarak gösterilen kalemin belgesinin bulunmadığı gibi gerçeğe de uygun olmadığını, bütçede öngörülen tapu masraflarının inşaat faaliyetinin bitmesi nedeniyle gösterilen miktarda yer almasının mümkün olmadığını, her iki konuda alınan kararların Kooperatifler Kanunu"na ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek, 2016 yılı olağan genel kurul toplantısında faaliyet raporunun ibrasına ve 2017 yılı tahmini bütçenin kabulüne dair alınan kararların iptaline, 2016 yılında faaliyet raporunda yapılan usulsüzlüklerin ve bu nedenle kooperatif zararının tespiti ile zararın yönetim kurulu üyelerinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; alınan kararların usulüne uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının genel kurulda muhalefet şerhini koydurmadığı gerekçesiyle davanın, özel dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ...Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince; 23/12/2017 tarihli olağan genel kurulunda iptali talep edilen her iki kararın, butlan konusu olmayıp iptale tabi nitelikte bulunduğu, davacının muhalefet şerhini toplantı tutanağına yazdırmadığı, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 53.1 maddesine göre, iptal davası açabilmek için dava konusu kararlara davacının muhalefet şerhi işletmesinin dava şartı olduğu, davanın usulden reddine dair ilk derece mahkemesince verilen kararın esas ve usul yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Yargılamaya hakim olan ilkelerden sayılan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun ""Taleple Bağlılık İlkesi"" başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir."" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davacı 2016 yılında faaliyet raporunda yapılan usulsüzlüklerin ve kooperatif zararının tespiti ile zararın yönetim kurulu üyelerinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemenin gerekçesinde bu husustan bahsedilmiş olmasına rağmen taleple ilgili ayrı hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece “taleple bağlılık ilkesi” dikkate alınmaksızın davanın sadece genel kurul karar iptaliyle ilgili usulden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.O halde, ilk derece mahkemesince, davacının tüm talepleri karşılamadan yazılı şekilde hüküm tesisi ve davacının istinaf başvurusunun bölge adliye mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ile ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi"nin 24/01/2019 tarihli, 2018/3161 E. - 2019/174 K. sayılı kararının kaldırılmasına, ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 06/06/2018 tarihli, 2018/81 E. - 2018/589 K. sayılı kararının res’en BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 19.04.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.