Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6382
Karar No: 2020/10808
Karar Tarihi: 03.11.2020

Mala zarar verme - kasten yaralama - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/6382 Esas 2020/10808 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık bir kişi hakkında 14 Nisan 2014 tarihinde işlenen mala zarar verme, kasten yaralama ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Sanığın haklarından yoksun kılınma kararı verilmemiştir, ancak tekerrüre esas alınan ilamında en ağır cezayı içeren hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması gerektiği unutulmuştur. Bu nedenle sanığın cezası 2. kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir. Sanık hakkında ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesinde düzenlenen kasten yaralama suçu uzlaşma kapsamındadır, ancak kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu uzlaşmaya girmediği için uzlaşma hükümleri uygulanamamaktadır. Bu nedenle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gereklidir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi - Haklarından yoksun bırakma
5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi - Tekerrüre esas alınacak miktar
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58. maddesi - Tekerrür
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2. maddesi - Kasten yaralama
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2020/6382 E.  ,  2020/10808 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Mala zarar verme, kasten yaralama, kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    I-Sanık hakkında 14.04.2014 tarihinde işlenen; katılan ...’e yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile katılanlar ... ve ...’a yönelik silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Kasıtlı suçtan hapis cezası ile mahkum olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinde belirtilen haklardan yoksun kılınma kararı verilmemiş ise de, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı da nazara alınarak, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanığın tekerrüre esas alınan ilamında hükümlülüğünün birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğünün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemiş ise de, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesinde yer alan “tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınacak cezanın en ağırından fazla olamaz” hükmü uyarınca tekerrüre esas alınacak miktarın infaz aşamasında belirlenebilecek olması nedeniyle; sanığın tekerrüre esas alınan ilamında TCK"nın 58. maddesinin uygulandığı anlaşılmakla, ikinci kez mükerrir olduğunun tespiti ile cezasının 2. kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...’nin temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
    II-Sanık hakkında 14.04.2014 tarihinde işlenen; katılan ...’e yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma ile kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;

    Üçüncü fıkra hariç 5237 sayılı TCK’nın 86/2. maddesinde düzenlenen “kasten yaralama” suçunun uzlaşma kapsamında olduğu, bozmadan önce 19.12.2014 tarihli ilk hükümde sanığın katılan ...’e yönelik kasten yaralama eylemi nedeniyle hakkında TCK’nın 86/3-e maddesinin uygulandığı, 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı, bu nedenle uzlaşma kapsamına giren “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçu yönünden de uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı, ancak bozma sonrası verilen 12.06.2019 tarihli hükümde sanık hakkında TCK’nın 86/3-e maddesinin uygulanmadığı, dolayısıyla soruşturma evresinde yapılan uzlaşma işlemlerinin geçersiz olduğu, sanık hakkında “kasten yaralama” suçundan üçüncü fıkranın uygulanmaması nedeniyle somut olayda CMK’nın 253/3. maddesinin ikinci cümlesinin uygulanma imkanının ortadan kalktığı ve 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi dikkate alınarak kovuşturma şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek öncelikle 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
    III-Sanık hakkında 15.04.2014 tarihinde işlenen; katılan ...’e yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Uzlaşma kapsamına girmeyen silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçunun 14.04.2014 tarihinde işlendiği, “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılmış olması nedeniyle uzlaşma kapsamına alınan mala zarar verme suçunun ise 15.04.2014 tarihinde işlendiği, CMK’nın 253/3. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla aynı mağdura karşı birlikte işlenmemiş olması nedeniyle 15.04.2014 tarihinde işlenen mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında olduğu, soruşturma evresinde yapılan uzlaşma işlemlerinin geçersiz olduğu ve 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi dikkate alınarak kovuşturma şartı olan uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek öncelikle 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03.11.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi