15. Ceza Dairesi 2013/26231 E. , 2016/1903 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılana ait firmadan akaryakıt yükünü aldıktan sonra malı teslim etmesi gereken yere götürmediği, sanığın bir yerde elleri ve ayakları bağlı olarak bulunduğu, aracın da, içindeki yakıt alınmış ve terkedilmiş şekilde başka bir yerde bulunduğu, sanığın, önüne bir araç geçtiğini, içindeki kişilerin kendisini indirdiklerini, ellerini ve ayaklarını bağlayarak aracı alıp götürdüklerini, gözlerinin kapatıldığını, bu şekilde gaspedildiğini iddia ettiği, yapılan incelemede, aracın kapılarında zorlama izinin bulunmadığı, sanığın el ve ayaklarının, kendisinin çözebileceği şekilde bağlanmış olduğu, sanığın kendisini kurtarma imkanı varken kurtarmadığı ve bağırmayı tercih ettiği, ayrıca aracı gaspeden kişiler ve iddia ettiği bu suçun işlenmesiyle ilgili kolluğa herhangi bir delil sunamadığı, bu şekilde yükü teslim alan sanığın, aracın içindeki yükü boşaltıp gaspedildiğini uydurarak katılan aleyhine haksız menfaat temin etmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık ve katılan beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.