20. Hukuk Dairesi 2014/1665 E. , 2014/4569 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davalarının yapılan yargılaması sonunda kurulan 06/09/2013 günlü hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı-davacı gerçek kişi vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 15.04.2014 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davalı - k.davacı ... vekili Av. ... ile diğer taraftan Orman Yönetimi vekili Av. I...geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 22.04.1975 tarihinde yapılıp 31.08.1976 ilâ 30.09.1976 tarihleri arasında ilân edilerek itirazsız kesinleşen genel arazi kadastrosu sırasında Kuyuluk Köyü 433 parsel sayılı 6.813 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Ulaklar Mevkiine ait 21 numaralı vergi kaydı dayanak alınarak tarla niteliğiyle, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ayşe Tıkır, Mehmet Tıkır ve Fatma Sarı adlarına tesbit ve itirazsız kesinleşerek tescil edilmiş, daha sonra cebri satış yoluyla ... adına tapu siciline kaydedilmiştir.
Davacılardan Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazın orman tahdit haritası içinde kalan bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle eldeki davayı açmıştır.
Davalı-k.davacı ..., asliye hukuk mahkemesinin 2004/269 E. sayılı dosyasında ... ve Orman Yönetimini taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan orman şerhinin kaldırılması savıyla, Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/658 E. sayılı dosyasında ise, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Orman Yönetimi ve ...A.Ş.’yi taraf göstererek dava konusu yerin dava dilekçesi ekindeki krokide (A) ile işaretlenen 2.987 m² bölümüne, Orman Yönetiminin tel örgü çekerek elattığı, (B) ile işaretlenen 200 m² bölümüne ...A.Ş.’nin tel örgü çekerek ve direk dikerek elattığı savıyla elatmaların önlenmesi, tel ve direklerin yıkımı, haksız işgal sebebiyle Orman Yönetiminden ve ...A.Ş.’den ayrı ayrı 500.-’er TL. tazminatın alınarak tarafına verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Davalı-k.davacı ... tarafından açılan dava dosyaları eldeki dava ile birleştirilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin 22.07.2004 tarihli bilirkişi raporunda (A) ile işaretlenen 2.496 m² bölümünün orman niteliği ile Hazine adına, (B, C, D) ile işaretlenen toplam 4.317 m² bölümünün ... adına tapuya tesciline ve tapu kaydı üzerindeki orman şerhinin kaldırılmasına, (B) ile işaretlenen 546,50 m² yere haksız elatan Orman Yönetiminin elatmasının önlenmesine ve haksız işgal nedeniyle 211,97.- TL tazminatın Orman İdaresinden alınarak ...’ya verilmesine, (D) ile işaretlenen 263.50 m² bölüme ilişkin ...A.Ş.’nın haksız elatmasının önlenmesine, haksız işgal sebebiyle 102,20.- TL.’nin ...A.Ş.’den alınarak ...’ya verilmesine ilişkin verilen karar, davacı-davalı ... Yönetimi ile davalı .... tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14.04.2005 gün 2004/13638 - 4456 sayılı karar ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "... önceki bilirkişiler dışında seçilecek bir orman yüksek mühendisi ve tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, 1975 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastrosu ve 2. madde haritası ile, 1991 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılan aplikasyon ve 2/B madde haritaları, kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri çakıştırılmak suretiyle çekişmeli taşınmazın ilk tahdit haritası ile aplikasyon ve 2/B madde haritasındaki konumları duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanmalı, H.U.MK.’nun 75/2 maddesi uyarınca 13.06.2001 tarihli elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat talepli dava dilekçesi hangi yıllara ilişkin haksız işgal tazminatı istenildiği yönünden açıklattırılmalı, bu husus taşınmaz başında yapılacak keşifte, davanın taraflarından ve gösterecekleri tanıklardan, mahkemece re"sen seçilecek yerel bilirkişiden sorularak belirlenmeli, ziraat bilirkişisinden haksız işgal tazminatı konusunda ek rapor alınmalı ve açılan davalar ve talepler hakkında oluşacak duruma göre ve H.U.MK.’nun 74. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine uygun olarak bir karar verilmeli..." denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davacı gerçek kişiler tarafından açılan davaların yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına, Orman Yönetiminin davasının kabülüne ve dava konusu 433 parsel sayılı taşınmazın bilirkişiler Halil İbrahim Yılmaz ve Nihat Güleçoğlu tarafından düzenlenen 25.08.2009 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokide (A)=2151,65 m² ve (B)=293,62 m² yüzölçümündeki bölümün orman kadastrosu içinde kaldığından tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı-davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir.
Dava, orman şerhinin kaldırılması, tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi ve tazminat istemlerine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1975 yılında 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması, 1991 yılında 3302 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi N. Güleçoğlu ve fen bilirkişi H. İ. Yılmaz tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) ve (B) işaretli bölümlerinin orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına, davalı gerçek kişinin davacı konumunda bulunduğu ve temyize gelen dava ile birleşen orman şerhinin kaldırılması, ecrimisil ödenmesi ve men"i müdahale davalarının da 06.09.2013 tarihli celsede, takip edilmediği gerekçesiyle HMK."nun 150. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı, kesinleşmiş orman tahdidi içinde kalan taşınmaz bölümlerine yönelik olarak da 4721 sayılı TMK"nun 1007. maddesi uyarınca açılmış bir dava da bulunmadığından yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz incelemesi duruşmalı yapıldığından 1.100.- TL vekalet ücretinin davalı-davacıdan alınarak davacı-davalı ... Yönetimine verilmesine, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalı-k.davacı ... Töreka"dan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı temyiz harcının istek halinde iadesine 15/04/2014 günü oy birliği ile karar verildi.