Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26243 Esas 2016/1881 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26243
Karar No: 2016/1881
Karar Tarihi: 22.02.2016

Güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26243 Esas 2016/1881 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, kardeşi olan katılana ait 19 büyükbaş hayvanı inkar ederek iade etmeyerek güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla mahkum edilmiştir. Temyiz sırasında, kardeşlerin aynı konutta oturup oturmadığının belirlenmediği için TCK'nın 167/1 veya 167/2. maddesinin uygulanması gerektiği, adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmediği, taksitlendirme ve çevirme aşamalarında kanuna aykırı davranıldığı gerekçeleriyle hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 167/1 ve 167/2. maddeleri: Güveni kötüye kullanma suçunun aynı konutta oturan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde cezada indirim yapılması veya ceza verilmemesi
- 5237 sayılı TCK'nın 52/4. maddesi: Adli para cezasının belirli taksitler halinde ödenmesine karar verilebileceği ve taksit süresinin iki yılı geçemeyeceği, taksit miktarının da dörtten az olamayacağı hükümleri
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 106/6. maddesi: Hükümde adli para cezası takside bağlanmadıysa, bir aylık süre içinde üçte biri ödenen cezanın kalan kısmının iki equal taksitle öden
15. Ceza Dairesi         2013/26243 E.  ,  2016/1881 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma

Güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın, kardeşi olan sanığa bakması için 19 adet büyükbaş hayvan vermesine rağmen, sanığın bu teslim olayını inkar edip hayvanları katılana iade etmeyerek güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın katılanın kardeşi olduğu, 5237 sayılı TCK"nın 167/2. maddesine göre, güveni kötüye kullanma suçunun, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi hâlinde; ilgili akraba hakkında şikâyet üzerine verilecek cezanın yarı oranında indirileceği, aynı konutta oturduğunun tespit edilmesi halinde ise de, 5237 sayılı TCK"nın 167/1 maddesine göre sanık hakkında ceza verilemeyeceği dikkate alınarak, sanıkla katılanın aynı konutta oturup oturmadığının kesin olarak belirlenmesi suretiyle, sanık hakkında TCK"nın 167/1 veya 167/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
3-5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine göre; adlî para cezasının belirli taksitler hâlinde ödenmesine karar verilebileceği ve bu taksit süresinin iki yılı geçemeyeceği, taksit miktarının da dörtten az olamayacağının hüküm altına alındığı, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun"un 106/6. maddesine göre de; hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlî para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının birer ay ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir, hükmüne yer verildiği gözetilmeden; infazı kısıtlar ve sanık aleyhine olacak şekilde, belirlenen adli para cezasının iki eşit taksitle ödenmesine karar verilmesi,
4-Sanık hakkında belirlenen hapis cezasının, adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun maddesi olan TCK"nın 52/2. maddesinin gösterilmeyerek 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine aykırılık oluşturulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.