
Esas No: 2020/6385
Karar No: 2020/10802
Karar Tarihi: 03.11.2020
Kamu malına zarar verme - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/6385 Esas 2020/10802 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kamu malına zarar verme suçundan, görevi yaptırmamak için direnme suçundan ve kamu görevlisine hakaret suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, hakaret suçunda temel ceza yanlış bir şekilde belirlenmiştir. Temyiz istemi reddedilmiştir. Sanık, müştekilere yönelik tehdit suçundan da mahkum edilmiştir. Ancak, tehdit suçu sonrası yapılan kanun değişikliği ile uzlaşma kapsamına alınmıştır. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş ve hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 53/125/3-a, 106/1, 7/2, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 5271 sayılı CMK'nın 253/1/b-alt bendi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/6385 E. , 2020/10802 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kamu malına zarar verme, görevi yaptırmamak için direnme,
kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçu ile müştekiler ..., ..., ...’e yönelik görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak anılan maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Hakaret suçundan kurulan hükümde, temel cezanın doğrudan 5237 sayılı TCK’nın 125/3-a maddesi ile belirlenmesi gerektiği halde, yazılı şekilde hüküm kurulması yapılan uygulamaya göre sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ...’ın temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık hakkında müştekiler ... ve ...’a yönelik tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 106/1. maddesinin ilk cümlesinde tanımı yapılan “vücut bütünlüğüne yönelik tehdit” suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca ""suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur"" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun’un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz istemi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03.11.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.