Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/757
Karar No: 2020/7258
Karar Tarihi: 12.11.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/757 Esas 2020/7258 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu mahkeme kararı, ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan davanın kabulü ile ilgilidir. Davacı vekili, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik olduğu 20 adet taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim edilemediği takdirde satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Ancak, dahili davalı için usulsüz tebligat yapıldığı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- HMK'nın 27. maddesi: Paydaşlığın giderilmesi davasında bütün paydaşların yer alması zorunludur.
- 7201 Tebligat Kanunu m. 10 ve m. 21/2: Tebligat yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tari
14. Hukuk Dairesi         2017/757 E.  ,  2020/7258 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01/06/2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik olduğu 20 adet taşınmazdaki ortaklığın aynen taksim, olmadığı taktirde satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuş; dahili davalı ..., paydaşı olduğu 132 ada 36 No"lu parselin satılmasını istemediğini bildirmiş; diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 20 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın, aynen taksim mümkün olmadığından, satış yoluyla giderilmesini karar verilmiştir.
    Hükmü, dahili davalı ... temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Öte yandan, 7201 Tebligat Kanununda 6099 sayılı Kanun ile yapılan ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." (m. 10)
    Tebligat Kanununun değişik 21/2. maddesi gereğince de "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; hükmü temyiz eden dahili davalı ..."ın, dava konusu 115 ada 64 Parsel, 104 ada 25 ve 36 parsel, 106 ada 87, 91, 92, 124 ve 312 parsel, 114 ada 18, 68 ve 69 parsel, 112 ada 1 parsel, 113 ada 52 parsel ve 123 ada 6 parsel sayılı 14 adet taşınmazda 1/2"şer pay maliki olduğu; davacı vekili tarafından, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen diğer tapu kayıt malikleri ile birlikte davaya dahil edilmesi için talepte bulunulması üzerine mahkemece, adlarına dava dilekçesi ekli ve duruşma gününü bildirir davetiyelerin gönderildiği, ancak dahili davalı ... adına çıkarılan tebligatların, TK"nun 10. maddesi gözardı edilerek, bilinen en son adresine tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan, doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi nedeniyle usulsüz olduğu, davalının usulüne uygun şekilde davaya katılımının sağlanamadığı anlaşılmıştır.
    Bu durumda mahkemece, dahili davalı ..."a dava dilekçesi ve duruşma gününün, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek, davaya katılımının sağlanıp savunma ve delilleri toplandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; bu nedenle dahili davalının paydaşı olduğu ve yukarıda belirtilen taşınmazlar yönünden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dahili davalı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile dava konusu 115 ada 64 Parsel, 104 ada 25 ve 36 parsel, 106 ada 87, 91, 92, 124 ve 312 parsel, 114 ada 18, 68 ve 69 parsel, 112 ada 1 parsel, 113 ada 52 parsel ve 123 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar yönünden hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 12.11.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi