Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3062
Karar No: 2016/3202
Karar Tarihi: 03.03.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/3062 Esas 2016/3202 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şirketin, başka kişiler aleyhine ilamsız icra takibi başlattığı, ancak davacının isim benzerliği nedeniyle ödeme emrinin davacının adresine gönderildiği ve takibin kesinleştiği belirtilerek menfi tespit davası açıldığı; davalının kötüniyetli hareket ettiği gerekçesiyle takip miktarı asıl alacağın %40'tan aşağı olmayacak şekilde tazminata mahkum edilmesi istendiği, mahkemece davanın kabul edilerek davacının davalıya borçlu olmadığına ve davalının kötüniyeti nedeniyle %20 kötüniyet tazminatı ödemesine karar verildiği ancak bu kararın davalı vekili tarafından temyiz edildiği belirtiliyor. Kanun maddesi olarak İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca kötüniyet tazminatına hükmedilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında alacaklının kötüniyetli olması gerektiği ifade ediliyor.
3. Hukuk Dairesi         2015/3062 E.  ,  2016/3202 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin toplam 39.752,72 TL bedelli ilamsız icra takibi başlattığını, takip borçlularının,... ile ... ve ... olduğunu, icra takibine borçluların kimlik bilgilerinin yazılmadığını, takibe konu borçla müvekkili ..."nin hiçbir ilgisinin bulunmadığını, buna rağmen borçlu ... ile müvekkilinin isim benzerliğinin bulunması nedeniyle ödeme emrinin müvekkilinin adresine gönderildiğini, tebligatı müvekkilinin eşinin aldığını, takibin bu şekilde kesinleştiğini, müvekkilinin, aracının üzerine haciz konulması nedeniyle icra takibinden haberdar olduğunu belirterek; müvekkilinin takibe konu borçla bir ilgisinin bulunmadığının tespiti ile davalının kötüniyetli hareket ettiği gerekçesiyle takip miktarı asıl alacağın % 40"dan aşağı olmayacak şekilde tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili; cevap dilekçesi vermemiş, duruşmadaki beyanında davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulü ile davacının davalıya 39.752,72 TL borçlu olmadığının tespitine, asıl alacak üzerinden hesaplanan 5.301,85 TL % 20 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
    Davalı vekilinin kabul gören temyiz itirazına gelince;
    İİK"nın 67/2. maddesi uyarınca kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında alacaklının kötüniyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötüniyetli değilse aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemez.
    Somut olayda, icra takibi davacı aleyhine başlatılmamıştır. Davalı şirket, dava dışı kişiler aleyhine 18.09.2006 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmış, takip borçlusu ... ile huzurdaki davanın davacısı olan ..."nin isim benzerliği nedeniyle yaşanan karışıklık sonucu davacının adresine ödeme emri gönderilmiş, tebligat, 06.05.2009"da davacının eşine yapılmış, itiraz olmayınca takip kesinleşmiş, davacının, aracının üzerine haciz konulmuş, davacı haczin kaldırılması için icra dairesine 26.01.2012 tarihinde başvurmuş, icra müdürlüğünce 03.02.2012 tarihli kararla gecikmiş itirazın mahkemeye yapılması gerektiği gerekçesiyle talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, bunun üzerine davacı 15.10.2012 tarihinde huzurdaki menfi tespit davasını açmıştır.
    Davalı icra takibi başlatmakta kötüniyeti olmadığına, davacı aleyhine başlatılmış bir takip bulunmadığına göre mahkemece davacı tarafın kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.fıkrasındaki "...Asıl alacak üzerinden hesaplanan 5.301,85 TL % 20 kötüniyet tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ifadesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "...Davacının kötüniyet tazminatı isteminin reddine" denilmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi