11. Hukuk Dairesi 2017/1159 E. , 2019/704 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen .../11/2016 tarih ve 2016/336-2016/1044 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 22/01/2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının müvekkilinin kurucu ortağı ve yöneticisi olduğunu, davalının yönetici sıfatıyla şirket adına yaptığı işlemler nedeniyle şirketi zarara uğrattığını, davalının piyasaya olan borçları nedeniyle şirket hissesine ve alacaklarına haciz konulduğunu, davalıdan kaynaklanan sebeplerle müvekkili şirkete haksız ihtarlar geldiğini, yapılan sözleşmelerdeki hatalar sebebiyle şirketin zor durumda bırakıldığını, davalının yönetici sıfatını kötüye kullandığını, örtülü ödenekler ile kendisine haksız kazanç sağladığını, çalışmadığı halde bazı yakınlarını iş yerinde çalışıyor gösterip sigorta primlerini şirkete ödettiğini, müvekkili ile davalı arasındaki iş akdinin haklı sebeple fesh edildiğini, şirket kayıtlarını usulüne uygun tutmaması nedeniyle şirketi zarara uğrattığını, Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu tarafından yapılan inceleme sonunda tutanak tutulduğunu, ....03.2012 tarih 667, 01-2633 nolu inceleme emrine istinaden müvekkili şirketin 2007 yılı hesap dönemi işlemlerinin incelenmesi neticesinde 2007 yılı hesap dönemi yasal defter ve kayıtlarından şirketin kasa hesabı borç bakiyelerinde çok yüksek tutarlarda para gözükmesine rağmen bu tutarları 31/.../2007 tarihi itibariyle, tahakkuk ettirilmesi gereken faiz gelirlerinin dönem kazancının tespitinde dikkate almadığının tespit edildiğini, vergi denetim tutanağında adı geçen ... Yem ve Su Ürünleri San. ve Tic. A.Ş"nin Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan karar ile ... Gıd. ve Yem San. A.Ş. ile birleştiğini, birleşme mukavelesinin 5. maddesinde "Devralan şirketin tüm hakları devralan şirkete intikal edecektir." düzenlemesinin bulunduğunu, aynı şekilde ....03.2012 tarih 667, 01-2634 nolu inceleme emrine istinaden müvekkil şirket ile birleşen ... A.Ş"nin 2007 yılı hesap dönemi işlemlerinin incelenmesi neticesi müvekkil şirketin 2007 yılı hesap dönemi yasal defter kayıtlarından şirketin kasa hesabı borç bakiyelerinde çok yüksek tutarda para gözükmesine rağmen bu tutarı 31...2007 tarihi itibariyle tahakkuk ettirilmesi gereken faiz gelirlerinin dönem kazancının tespitinde dikkate almadığının tespit edildiğini, davalının resmi kayıtları ./..
usulüne uygun tanzim etmemesi nedeni ile müvekkilinin vergi cezası ile karşılaştığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100.000,00 TL"nin faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, ....03.2013 tarihli dilekçe ile davalının eşi..."i şirkette çalışıyor gösterip sigorta primlerinin şirkete ödettirildiği açıklanmıştır.
Davalı vekili, müvekkilinin hangi fiili ile şirketi ne kadar zarara uğrattığının, hangi yakınını sigortalı olarak gösterdiğinin açıklaması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiş, ....04.2013 tarihli ikinci cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının 03/07/2007 tarihinden .../09/2011 tarihine kadar yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı, davalının yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı 2007 yılı hesap dönemi ile ilgili şirket defterlerinin tutulmasındaki usulsüzlükler nedeniyle davacı şirketin toplam 121.958,02 TL vergi cezası ödemek zorunda kaldığı, davalının yönetim kurulu üyesi olması sebebiyle defterlerin intizamsız tutulmasından olayın gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan 6762 sayılı ..." nın 336/... maddesi gereğince müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu, ..."nın 309 ve 340 maddeleri uyarınca sorumluluk ile ilgili davanın davacı şirketin zararı ve sorumluğu öğrendiği tarihten itibaren ... yıl ve her halükarda zararın vukuundan itibaren 5 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, vergi cezası ile ilgili zararın 2007 yılı hesap dönemine ait olduğu, davanın açıldığı tarih itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğu, davacının bu talebinin zamanaşımı sebebiyle reddinin gerektiği, dava dilekçesinde yalnızca 2007 yılı hesap dönemine ait vergi cezası talebi olduğu için bilirkişi raporunda bahsi geçen diğer vergi cezaları yönünden her hangi bir değerlendirme yapılamayacağı, davacı tarafça bunun dışında davalının haksız, hukuka aykırı eylemleri ve hatalı usulsüz işlemleri dolayısıyla bir zarar oluştuğunu usulüne uygun deliller ile kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
...-Dava, anonim şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir. Yukarıda yapılan özetten anlaşılacağı üzere davalı vekili, cevap dilekçesinde davanın esastan reddini istemiştir. ....04.2013 tarihli dilekçesinde ise zamanaşımı defiinde bulunmuştur. 14.06.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı vekili zamanaşımı defiini tekrarlamış, davacı vekili ise zamanaşımı defiinin süresinde yapılmadığını bildirerek zamanaşımı defiine karşı çıkmıştır.
6102 sayılı ...’nın 1521. maddesi (6762 sayılı ...’nın 1460.) uyarınca anonim ortaklık yönetim kurulu üyeleri aleyhine açılacak sorumluluk davalarında basit muhakeme usulü yürür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nun 317. maddesinin .... fıkrasında yazılı yargılama usulüne göre, basit yargılama usulüne tabi davaların kısa sürede sonuçlanmasını sağmak amacıyla dilekçelerin verilmesi aşamaları kısaltılmış, tarafların yalnızca dava ve cevap dilekçeleri verebilecekleri, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerini veremeyecekleri düzenlenmiştir. Taraflar cevaba cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçesi veremeyeceklerinden, iddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı dava açılması ile; savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı ise cevap dilekçesinin verilmesi ile başlayacaktır. Başka bir deyişle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yürürlükte olduğu dönemde 319"uncu madde hükmü uyarınca savunmanın değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin verilmesiyle başlayacağından, zamanaşımı defi cevap dilekçesi ile ileri sürülmelidir. 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girdiği 01...2011 tarihinden sonraki dönemde ilk oturuma kadar zamanaşımı definin ileri sürülmesi ve hatta ilk oturumda sözlü olarak bildirilmesi mümkün değildir. Davaya yasal süresi içerisinde cevap vermemiş olan davalının ./..
süresinden sonra vereceği cevap dilekçesi ile zamanaşımı def"inde bulunabilmesi ancak davacının muvafakat etmesi ile mümkün olacaktır. Aksi halde savunmanın genişletilmesi itirazı ile karşılaşan zamanaşımı def"ine değer verilemeyecektir. HUMK"nın 202. maddesi uyarınca davacının açık ya da zımni muvafakati yeterli iken, 6100 sayılı HMK"nın yürürlüğünden sonra tarafların açık muvafakati olmadığı takdirde iddia ve savunma genişletilemeyeceğinden davacının açık muvafakati olmadığı sürece zamanaşımı savunması dikkate alınamayacaktır (HGK 07.06.2017 tarih, 2016/9-1212E. 2017/1078K. Sayılı ilamı).
Bu durumda mahkemece davalı vekilinin zamanaşımı defiinin anılan yasal düzenlemeler uyarınca değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece davalı vekilinin zamanaşımı defiinin süresinde olup olmadığı konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan 2007 yılı hesap dönemine ilişkin vergi kalemiyle ilgili talebin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
Ayrıca davacı vekili, davalının eşi ...."i şirkette çalışıyor gösterip sigorta primlerinin şirkete ödettirildiğini iddia etmiş, mahkemece alınan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, şirket çalışanlarının ücretlerinin banka kanalı ile ödendiğini, davalının eşi...’in fiilen çalışması olmadığı için kendisine banka kanalı ile ücret ödenmediğini, bu durumun banka kayıtlarının celp edilip incelenmesi ile açıklığa kavuşturulabileceğini,....’in şirkette fiilen çalışmadığının şirket çalışanlarının işyerine giriş çıkışlarda imzaladığı imza föylerinde imzasının bulunmaması nedeniyle sabit olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı ileri sürdüğü somut itirazlar bakımından değerlendirme yapılmadan, şirket personeline ödeme yapılmasına ilişkin banka kayıtları celp edilip incelenmeden söz konusu talep yönünden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan ....037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, .../01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.