Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/1004 Esas 2022/4765 Karar Sayılı İlamı

İhbarname No : KYB - 2020/103960

Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma suçundan sanık ...'un, 6136 sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun'un 13/1, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 25 gün adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/09/2009 tarihli ve 2009/502 esas, 2009/638 sayılı kararının 18/09/2009 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 15/05/2012 tarihinde kasıtlı bir suç işlediğinin ihbarı üzerine, hükmün açıklanmasına ve sanığın 6136 sayılı Kanun'un 13/1, 5237 sayılı Kanun'un 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli ve 2020/107 esas, 2020/317 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, suç tarihi itibariyle 6136 sayılı Kanunun 13/1. maddesi kapsamında işlenen suçun 8 yıllık olağan zaman aşımı süresine tabi olduğu, sanığın müsnet suçu 25/04/2009 tarihinde işlediği, 10/09/2009 tarihinde mahkemesince savunmasının alındığı, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın ise 18/09/2009 tarihinde kesinleştiği, sanığın 15/05/2012 tarihinde yeniden suç işlediği, zamanaşımı süresinin 5271 sayılı Kanun'un 231/8-son cümlesi gereğince 18/09/2009 ile 15/05/2012 tarihleri arasında durduğu, denetim süresinde işlenen suç tarihi olan 15/05/2012 tarihinden itibaren zamanaşımının yeniden işlemeye başladığı anlaşılmakla; zaman aşımının durduğu süreler mahsup edildikten sonra, sanığın sorgusunun yapıldığı 10/09/2009 tarihinden kararın verildiği 09/07/2020 tarihine kadar 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e maddesinde düzenlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin tamamlandığı nazara alınmadan, davanın düşürülmesi yerine yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 13.11.2020 gün ve 2020-14797 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.12.2020 gün ve KYB - 2020/103960 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümlü ...’a yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK.nın 66/1-e maddesinde belirlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen dönemdeki 2 yıl 7 ay 27 günlük durma süresi de belirtilen olağan zamanaşımı süresine eklendikten sonra zamanaşımını kesen son işlem tarihi olan 10.09.2009 tarihli sorgusundan 09.07.2020 günlü mahkumiyet tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.07.2020 gün ve 2020/107 Esas ve 2020/317 sayılı Kararının, 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle; açılan kamu davasının CMK.nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, hükmolunan cezanın infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.