Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13401
Karar No: 2020/1878
Karar Tarihi: 04.02.2020

Kasten yaralama - tehdit - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13401 Esas 2020/1878 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 3. Ceza Dairesi, bir sanık hakkında Kasten Yaralama ve Tehdit suçlarından verilen mahkumiyet kararını inceledi. Kararda, olayın ilk haksız hareketinin kimden kaynaklandığının belirlenememesi nedeniyle TCK'nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadığı belirtildi. Ayrıca sanığın adli sicil kaydına tekerrür kabul edilerek ceza verilmesi, savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Anayasa ve CMK maddelerine aykırı olduğu vurgulandı. Anayasa Mahkemesi'nin bazı TCK maddelerini iptal etmesi nedeniyle sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilen kararda, sanığın temyiz sebepleri doğru bulunarak kararın bozulması kararlaştırıldı.
Kanun Maddeleri:
- TCK 29. madde (Haksız tahrik hükümleri)
- TCK 86/2. madde (Hapiste çektirme cezası)
- TCK 58. madde (Mükerrer cezalarda infaz rejimi)
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 6. madde (Adil yargılanma hakkı)
- TC Anayasası 36. madde (Hak arama hürriyeti)
- CMK 193 ve 196. maddeler (Savunma hakkı)
3. Ceza Dairesi         2019/13401 E.  ,  2020/1878 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Kasten yaralama, tehdit
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık ... hakkında hakaret suçundan açılan kamu davası ile ilgili olarak bir karar verilmemiş ise de, zamanaşımı süresi içinde karar verilmesinin mümkün olduğu değerlendirilmiştir.
    1) Sanık ... hakkında mağdur ..."a karşı kasten yaralama ve tehdit eylemleri nedeniyle kurulan hükümlere yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    a) Tarafların ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda farklı beyanlarda bulunduğu ve karşılıklı kavga şeklinde gerçekleştiği anlaşılan olayda, mağdur ve tanıklara da sorularak, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4 - 238 Esas ve 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, sanık lehine TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması,
    b) Sanığın adli sicil kaydında yer alan ve tekerrüre esas olduğu kabul edilen Trabzon 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 29/11/2011 tarih, 2010/1178 esas ve 2011/1043 karar sayılı ilamı ile hükmolunan 2.240 TL adli para cezasının karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı ve sanığın adli sicil kaydına konu tekerrüre esas olabilecek başka ilamının da bulunmadığı gözetilmeksizin mükerrir kabul edilerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesindeki seçimlik cezalardan hapis cezasına hükmolunması ve TCK"nin 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi,
    c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2) Sanık ... hakkında mağdur ..."e karşı kasten yaralama ve tehdit eylemleri nedeniyle kurulan hükümlere yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
    a) Tarafların ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda farklı beyanlarda bulunduğu ve karşılıklı kavga şeklinde gerçekleştiği anlaşılan olayda, mağdur ve tanıklara da sorularak, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4 - 238 Esas ve 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, sanık lehine TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması,
    b) UYAP kayıtlarına göre mahkumiyet kararının verildiği 03.09.2015 tarihli oturumda aynı yargı çevresindeki Akçaabat Açık Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olduğu anlaşılan ve savunmasının alındığı 28/04/2015 tarihli oturumda duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmayan sanığın, son celseye getirtilmeden ya da SEGBİS sistemi aracılığıyla duruşmada hazır edilmeksizin hakkında mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Ludi/İsviçre, B. No: 12433/86, 15/06/1992 P. 49/50; Artico/İtalya, B. No: 6694/74, 13/5/1980 P. 33; Sejdovic/İtalya, B. No: 56581/00, 1/3/2006 P. 81) kararlarında belirtildiği üzere savunma hakkı kısıtlanarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nin 193 ve 196. maddelerine muhalefet edilmesi,
    c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi