Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6965
Karar No: 2022/4953
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/6965 Esas 2022/4953 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, bir süre duygusal arkadaşlık yaşadığı mağdurun ilişkiyi sürdürmek istememesi sebebiyle ayrılmıştır. Olay günü mağdurları iş yerinde gördükten sonra tartışmış, sanık mağdurları aracıyla başka bir yere götürerek av tüfeğini kullanarak mağdurları zorla tutmuş, bir mağduru silahla tehdit etmiş ve diğer mağduru yaralamıştır. Sanığın eylemleri hürriyeti tahdit, kasten yaralama ve silahla tehdit suçlarını oluşturduğu belirtilmiş ve bu suçların ayrı ayrı hüküm kurulması ceza muhakemesi kanununa aykırı bulunmuştur. Bu nedenle, 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a maddeleri gereğince mağdur sayısınca hüküm kurulması gerekmektedir. Kanun maddeleri 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a maddeleridir.
8. Ceza Dairesi         2019/6965 E.  ,  2022/4953 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanık hakkında mağdurlar ... ve ... yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, mağdur ...'e yönelik kasten yaralama ve silahla tehdit ile mağdur ...'ye yönelik basit yaralama suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
    Ceza Genel Kurulu'nun 25.10.2018 gün ve 2016/7-127 Esas, 2018/482 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesine göre, hükmün konusu iddianamede gösterilen fiil olduğu, "yargılamayı yapan mahkemenin fiilin hukuki niteliğini takdirde iddia ve savunmalarla bağlı olmadığı, kanunun açık ve kesin olan bu hükmü karşısında, mahkemece sanığın yargılama sonucunda sabit kabul edilen fiilinin hukuksal niteliğine göre hüküm kurulması gerekirken, fiil nitelik yönünden üçe bölünerek, aynı fiilden dolayı üç ayrı mahkumiyet kararı verilmesi Ceza Muhakemesi Kanununa aykırılık oluşturacaktır
    Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın, mağdur ... ile bir süre duygusal arkadaşlık yaşadığı, ancak sonrasında ...'nin ilişkiyi sürdürmek istememesi sebebiyle ayrıldıkları, olay günü de mağdurları birlikte ...'in iş yerinde gördüğü, akabinde ... ile buluştuğunda "bugün seni ...'in işyerinden çıkarken gördüm" dediği, ...'nin inkar etmesi üzerine araçla ...' in işyerine doğru geldikleri, araçtan inen sanığın önce tek başına işyerine girerek ... ile tartıştığı ve ...'in yüzüne tokatla vurduğu, daha sonra işyerinden çıkıp aracına giderek av tüfeğini aldığı ve yüzleştirmek için ...'yi ...'in işyerine götürdüğü, işyeri içerisinde tüfeğin dipcik kısmı ile ...'ye vurmaya başladığı ve tüfeği iki mağdura doğrulatarak iş yerinin arka tarafına, ofis kısmına geçmelerini
    istediği, burada mağdurları zorla tuttuğu, buradayken mağdur ...'i "Sen benim görüştüğüm kızla nasıl görüşürsün, seni vuracağım, sana ceza kestim" diyerek silahla tehdit ettiği ...'nin araçta iken polise ihbar etmesi nedeni ile ihbar üzerine polislerin gelmesi ile olayın son bulduğu olayda, sanığın yaralama ve tehdit eylemlerinin mağdurların direncini kırmaya dönük ve hürriyeti tahdit suçunun unsuru mahiyetin de olduğu ve eylemlerinin kül halinde 5237 sayılı TCK'nın 109/2, 109/3-a maddelerinde yer alan silahla, cebir, tehdit veya hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu, temadi eden bu süreçte mağdurlara yönelik olan kasten yaralama ve tehdit eylemlerinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olması nedeni ile ve ayrı bir suç olarak değerlendirilmeyeceği, ayrıca her iki mağdura yönelik eyleminin, ayrı ayrı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını oluşturduğu anlaşılmakla, sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren 5237 sayılı TCK'nın 109/2,3-a maddesi gereğince mağdur sayısınca hüküm kurulmasının gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde eylemin bölünerek yaralama ve silahla tehdit suçlarından da ayrı ayrı hükümler kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA, 23.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi